Turizm kenti Antalya, her yıl milyonlarca tatilciye ev sahipliği yapıyor. Kente gelen ziyaretçiler turizm tesislerinde tatil yaparken, doğal güzelliklerini ve antik şehirlerini de görme imkanı buluyor. Tur firmalarıyla Antalya’ya gelen tüm tatilcilere, rehberlik çalışma belgesi bulunan, yabancı dil bilgisine ve bölgeye hakim rehberler eşlik ediyor. Rehberler sadece turlarla gelenlere değil, kenti gezmek, kültür turu yapmak isteyen tatilciler için de aynı hizmeti veriyor. Bu hizmet içeriğinde tura eşlik ettiği süre boyunca rehberler, tatilcilerin her türlü sorusuna cevap verip olası bir problemle karşılaşıldığında da yardımcı oluyor. Ancak son günlerde tatilci sayısının artması, kaçak turist rehberlerinin dikkatini çekmeye başladı.
SADECE YABANCI DİLLERİ VAR
Sadece yabacı dil bilgisi bulunan, bu özelliği dışında antik kent ya da kentin herhangi bir yerindeki doğal güzellikler hakkında bilgisi bulunmayan ya da bilgileri kulaktan dolma öğrenen tur rehberleri, çoğunlukla yabancı ülke vatandaşlarından oluşuyor. Birçoğunun vizesinin dahi dolmuş olduğuna dikkati çeken Antalya’daki profesyonel rehberler, sadece Rus ve Ukraynalılar değil, Suriye, İran, Türki Cumhuriyetlerden gelip, kentte kayıtsız şekilde çalışanların da aynı işi yaptığına dikkati çekti. Rusya- Ukrayna savaşı sonrası başlayan göçün ardından Antalya’daki Rus ve Ukraynalılar yerleşik yabancılarla bir araya gelerek emlak, turizm, güzellik merkezi gibi sektörlerde kaçak çalışmaya başlamıştı.
EN ÇOK İSTANBUL VE ANTALYA’DALAR
Antalya Rehberler Odası Başkanı Mustafa Yalçın Yalçınkaya, kaçak çalışan ve rehberlik mesleği hakkında hiçbir bilgisi olmayan kişilerin rehberlik yapmasının mesleğe de ülkeye de zarar verdiğini söyledi. Turist rehberliğinin yeni çıkan bir meslek olmadığını, geçmişinin antik döneme kadar uzandığını belirten Yalçınkaya, “Çocuğumuz için en iyi okulu seçiyoruz, sağlık için en iyi hastaneye gidiyoruz. İşi ehline bırakmak gibi bir kaygımız oluyor. O nedenle rehberli turları tavsiye ediyoruz, bu aynı zamanda şarttır” dedi.
Odalarına kayıtlı 1900 rehber olduğunu belirten Yalçınkaya, “Türkiye’de kaçak rehber sorunu, en çok İstanbul ve Antalya’da. Farklı coğrafyalardaki siyasi belirsizlikler ve savaş ortamından dolayı insanlar ülkemize geldi. Bizler denetim yapıyoruz. Duyarlı vatandaşlarımız var, kendi rehberlerimizin şahit olduğu olaylar var. Bize ulaşan şikayetler var. Ülkemizin milli değerleriyle ilgili yanlış bilgilendirme olabilir” dedi.
‘TURİSTLERİ EMANET EDEMEYİZ’
Turist rehberi gibi görünen bu türden kişilere vatandaşın belgesini sormasının en doğal hakkı olduğunu belirten Yalçınkaya, “Yılda 45 kaçak rehber tutanağı tutuyorum. Bunlar benim denetimlerde yakaladıklarım. Bunun dışında da olanlar var. Kendisini turda turist gibi gösterenler de oluyor. Buraya gelen yabancılar, sosyal medya üzerinden örgütlenerek kendi reklamlarını yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne saygısı var mı, yok mu? Anayasal düzeni tanıyor mu, tanımıyor mu? Bu konularla ilgili bilgi sahibi olmadığımız kişilere, ülkemize gelmiş olan turistleri emanet edemeyiz. 1 rehber günde en az 35 kişiyle görüşüyor. Yanlış bilgi verebilir. O yanlış bilgiyi alanlar, etraflarındakilere anlatsa yılda ne yapar? Bir ünvan gaspı var. Ülke tanıtımıyla ilgili sorunlar var” diye konuştu.
‘MESLEĞİMİZİ GASBEDİYORLAR’
Uzun yıllardır tur rehberliği yaptığını anlatan ARO Yönetim Kurulu üyesi Hülya Yıldırım Kaya, kaçak rehberlerden dert yandı. 4 dil bildiğini, tarih bilgisi olduğunu belirten Kaya, “Son zamanlarda çok göç aldık ama maalesef bazı alanları da çok etkiliyor. Bizim meslek de bu alanlardan. Rusya, Ukrayna, Afganistan, İran’dan gelenler, bazı alanlara yayıldı. Kendi dillerine hakim oldukları için bazı acenteler de onlara iş gücü sağlıyor. Bu da mesleğimizi gasp niteliğinde” dedi.
Türkiye’de yaşamayan birinin ülkeye gelen bir başka yabancıya detaylı bilgi vermesinin, merak edilen tüm sorulara cevap vermesinin imkansız olduğunu da anlatan Kaya, bir kaza anında yabancı uyruklu kaçak tur rehberinin Türkçe bilmediği için kazayı nereye bildireceğini dahi bilemediğini söyledi. (DHA)