Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, Yusuf Cemal Sezgin’in olaydan 15 gün öncesinde sanığa silah verdiği, sık sık bu silahı geri istediğini belirtti. Mütalaada, sanığın silahın annesine karşı kullanılacağını düşünerek Yusuf Cemal Sezgin’e geri vermediği ve annesinin evinde kalmaya başladığı aktarıldı. Silahı geri vermek için olay günü Sezgin’in yanına gelen Kaymaz’a küfrettiğinin anlatıldığı mütalaada, sanığın silahı alarak ateş ettiği anlatıldı. Ayrıca mütalaada, Yusuf Cemal Sezgin’in uzun yıllar cezaevinde kaldığı, sanığı nüfusuna almadığı, yıllar boyunca işkence ve kötü muamelede bulunduğu ifade edildi.
SAVCI 24 YILA KADAR HAPİS İSTEDİ
Savcı mütalaasında, sanığın suçu tahrik altında işlediği değerlendirilmesinde de bulundu. Mütalaada, Türk Medeni Kanununa göre sanık ile maktul arasında soy bağı ilişkisi kurulmamış ise de, hukuken olmasa da maddi olarak aralarında soy bağı olduğu kaydedildi. Sanığın nüfus kaydının düzeltilmesinin de talep edildiği mütalaada sanık hakkında “Haksız tahrik altında üst soydan akrabayı kasten öldürme” suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası istendi. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek sanık avukatına beyanda bulunması için süre verdi, duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN?
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Haydar Mert Kaymaz’ın hakkında ‘Haksız tahrik altında kasten öldürme’ suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Bahçelievler’de 13 Ekim 2020’de 43 yaşındaki maktul Yusuf Cemal Sezgin’i silahla öldüren sanık Haydar Mert Kaymaz’ın, biyolojik oğlu olduğu ancak, nüfus kaydında babası olarak gözükmediği anlatılan iddianamede, nüfus kaydının annesi üzerinde olduğu belirtildi. İddianamede, maktulün sanığı kendi nüfusuna kayıt ettirmediği gibi, doğduğu günden olay tarihine kadar maddi ve manevi hiçbir şekilde babalık görevini yerine getirmediğine de vurgu yapıldı. Maktul Yusuf Cemal Sezgin’in soruşturma kapsamında kanaat oluşturması açısından sabıka kaydına bakıldığına yer verilen iddianamede, kayıtların iki sayfa olduğu vurgulandı. Maktulün cezaevi dışında olduğu süre içerisinde sanığın annesine yönelik pek çok kez şiddet uyguladığı, çoğu kez eziyet boyutlarına vardığı kaydedildi. İddianamede, maktulün sanığın yanında sürekli olarak uyuşturucu kullandığı, annesiyle bir araya gelmek istediğini söylediği ancak, annenin bu isteği reddettiği ve maktulün sanığı tehdit etmeye başladığı anlatıldı. Maktulün, sanığa annesine, kardeşi ve son zamanlarda eşi ve çocuğuna yönelik yoğun, sürekli hale gelen haksız ağır tahrik oluşturacak eylemler gerçekleştirdiği belirtildi.