Anıt ağaç sesleniyor: “Beni korursan, kendini korursun”

Antik çağlardan günümüze bize şifa dağıtan zeytin ağacı ve zeytinyağının iyiliğini gelecek nesillere aktarmak üzere hayata geçirilen Ayvalık Mutluköy Yaşam Merkezi kapılarını açtı. “Kuşaklar Boyu Yaşasın Diye” projesinde ise Hedef Türkiye’nin anıt zeytin ağacı haritasının çıkarılması

Zeytin ağacı, zeytin, zeytinyağı… Tüm bunlar sizin için ne ifade ediyor? Zeytin bu topraklar için, toplumumuzla bağdaşan çok önemli bir kültürel değeri yansıtıyor. Zeytin hepimizin bildiği gibi barışın ve zaferin simgesi. Hem kendisi hem de yağı beslenmede baş tacı; öyle ki Akdeniz diyetinin vazgeçilmezlerinden. Geleceğe ait gıdalara baktığımızda geleceğimiz geleneksel gıdalarımızda, başka çıkar yolumuz bulunmuyor. Türkiye’de kişi başı zeytinyağı tüketimi 2 litre iken diğer Akdeniz ülkelerinde ise ortalama 12 litre.

Zeytin ağacı neolitik çağdan günümüze bizi besliyor, kuraklıkta yaşıyor, yağmurdan besleniyor, yansa bile köklerinden yeşererek yeniden doğuyor; yani insanlar kesmedikçe ölmüyor… Milattan önce 4 bin 500’lerde mutfağımıza giren zeytinyağı, Hipokrat için de büyük şifacıydı.

“Doğal iyilik anıtı”

Geçtiğimiz haftalarda Komili, imzaladığı protokolle anlamlı bir iş birliğine imza attı. Ülke geleceği için erken yaştan itibaren çocukları, Anadolu kültürünün ayrılmaz parçası olan zeytin ağacı, zeytinyağı ve yarattığı kültür ile tanıştırmayı ve sağlıklı nesillerin yetiştirilmesini hedefleniyor. Millî Eğitim Bakanlığı ile Komili iş birliği “Köklerimizdeki Bilgiyi Geleceğe Aktarıyoruz” söylemiyle pek çok farklı yenilikçi uygulama ve çalışmayı kapsıyor. Bunlar arasında; hem basılı hem de Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden öğrencilerle buluşacak olan yardımcı kaynak kitapları ve okul öncesi hikâye kitapları, ilk ve orta dereceli okullarda öğrenci kulüplerinin kurulmasının yanı sıra Ayvalık Mutlu Köy Yaşam Merkezi’nin hayata geçirilmesi ve eğitim programlarının iş birliği içinde oluşturulması yer alıyor.

Ayvalık Mutlu Köy Yaşam Merkezi

Açılışı yapılan Ayvalık Mutlu Köy Yaşam Merkezi kullanılmayan köy okulu binalarının, anaokulu, ilkokul ve halk eğitim merkezlerine dönüştürülmesine yönelik Millî Eğitim Bakanlığı’nca yürütülen proje örneklerinden biri. Mutluköy’ü ziyaret ettiğinizde sizleri bahçesinde zeytin ağaçları, sayısız bitki ve can dostlarımız karşılıyor. Ayvalık Mutlu Köy Yaşam Merkezi’nde; tiyatro, yaratıcı drama, resim, geri dönüşüm konulu atölyeler, müzik ve sanat atölyeleri, arkeoloji ve doğa temalı birçok eğitimin yanı sıra zeytin kültürü ve zeytinyağı tadımı gibi hem çocuklara hem de yetişkinlere özel eğitimler veriliyor. Merkezde gerçekleştirilen film gösterimleri, söyleşiler, sergiler ve performanslarla Mutlu Köy’de 7’den 70’e herkesin bir arada olacağı bir kültür ortamının yaratılması amaçlanıyor.

Kültürel değerimiz zeytinyağını, atalarından miras almış bölgesel üreticilerle el ele vererek iyi tarım uygulamalarını desteklemek, zeytinyağına, üretimine, çiftçiye sahip çıkılması önemli. Bu kapsamda Bunge Gıda; Türkiye ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) arasında gerçekleştirilen iş birliği ile EBRD sponsorluğunda Ayvalık’ta haziran ayında açılan Komili Zeytin ve Zeytinyağı Enstitüsü, Ayvalık ve çevresinde yaşayan ve bu eğitimlerden faydalanmak isteyen kadınlara eğitim veriyor.

Zeytin ve Zeytinyağı Enstitüsü

Zeytincilik ve zeytinyağı kültürü dendiğinde akla gelen, alanında uzman pek çok önemli ismin verdiği eğitimler; kadın zeytin çiftçileri yetiştirme, iklim dostu, sürdürülebilir ve verimli çiftçilik pratiklerini öğretme ve organik zeytin üretimini destekleme başta olmak üzere üç temel amaca hizmet ediyor. Bir hafta süren bu eğitim programını tamamlayanlar zeytin yetiştiriciliği sertifikalarını alıyor. Zeytin ve Zeytinyağı Enstitüsü’nde bugüne kadar 116 kadın çiftçi eğitimlerini tamamlamış olup, beş yılın sonuna kadar en az 480 zeytin çiftçisi kadının, becerilerini geliştiren ve kadın iş gücüne odaklanan bir eğitim almış olması hedefleniyor.

Savaşçı anıt ağaç

Doğanın yardım çağrısına kulak vermenin zamanı geldi de geçiyor. Doğayı incitmeden, gezegendeki sayısız canlıyla uyum içinde yaşamak mümkün diyorsak buna uygun hareket etmemiz gerekiyor. Ben zeytin ağaçlarını, insanoğluna verilen savaşı kazanan bir kahraman olarak görüyorum. Ayvalık ziyaretimizde bin 100 yıldır insan zulmüne karşı durmuş savaşçı ve muzaffer bir zeytin ağacını, anıt ağacı ziyaret ettik. Koruma altına alınan ağacın altındaki mesaj aslında her şeyi özetliyor: “Beni korursan, kendini korursun.” İnsan doğa ile uyum içinde yaşamayı öğrenirse ağaçlarımızı gelecek nesiller de görebilecek.

Zeytin duası ile yazımı tamamlamak istiyorum: Zeytin ağacı kadar uzun ömürlü, yağı kadar sağlıklı, tanesi kadar bereketli bir ömrümüz olsun.

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir