AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Çanakkale’nin Biga ilçesinde Ziraat Odası yönetim kurulu üyeleri ve üreticilerle bir araya gelerek, zirai faaliyetler hakkında bilgi aldı.
Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Turan, CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim güvenliğiyle ilgili YSK hakkında yaptığı açıklamaları eleştirdi. Kılıçdaroğlu’nun, bir televizyon programındaki ‘YSK’ya güvenmiyorum’ açıklamasını üzüntüyle takip ettiklerini söyleyen Turan, “YSK, 1950 yılında kurulmuş yaklaşık 75 yıllık çok kıymetli bir cumhuriyet kurumu. Bu kurumun kararları tabi ki tartışılabilir, eleştirilebilir ama ‘Güvenmiyorum’ ifadesini seçimlerde yenilmenin aslında bir itirafı olarak görüyorum. Şimdiden mazeret olarak görüyorum. YSK şeffaf olan mevzuatıyla çalışmalarıyla tüm partilerin içerisinde yer aldığı bir kurum. Sandık başında da ilçe seçim kurulunda da il seçim kurulunda da her kademede YSK’nın memuru gibi hakimi gibi 3 büyük partinin, en çok oy alan partinin temsilcisi var. Hem CHP’nin, hem İYİ Parti’nin, hem AK Parti’nin, hem ilçede, hem ilde, hem de YSK’da temsilcisi var. İtiraza açık konular, şeffaf işlemler herkesin bildiği bir gerçek. Dünyaya örnek olan çalışmanın yapıldığı bir sistem içerisinde yürüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘HER ZAMANKİ USULLERLE YAPILACAK OLAN BİR SEÇİM’
Denizli’de CHP’nin sandık görevlilerinin reddedilmesi olayıyla ilgili açıklama yapan Turan, “CHP teşkilatı listelerini geç verdiği için reddolmuş. Sen işini iyi yapmazsan, YSK kararını verecek tabi ki. İşini iyi yapmayan partililerle, işini yapmayan partililerle adım atıldığında böyle olur. Ancak Denizli’de CHP’nin temsilcisi olmamakla beraber, hem MHP’nin, hem İYİ Parti’nin, hem AK Parti’nin zaten temsilcisi var. Şunu demek istiyorum. Dünyaya örnek, şeffaf, herkesin göreceği bir seçim sistemini zaten yıllardan beri takip ediyoruz. Bu seçimlerde bütün partilerin katılımıyla temsilcilerin takibiyle hakim gözetiminde, çok farklı olmayan, her zamanki teamüllerle, usullerle yapılacak olan bir seçim. YSK’ya laf atmanın, denetim kurumlarına laf atmanın hiç kimseye faydası yok. Hepimiz görevimizin başındayız. Her parti görevinin başında. Memurumuz, amirimiz, hakimimiz işin başında. Parti temsilcimiz işin başında. Dolayısıyla YSK’nın bırakın yanlış yapmasını, bütün partilerle beraber çok şeffaf, çok doğru adımlarla bir seçim yöneteceğini düşünüyorum. Polemik olur, siyasi kavga olur, tartışma olur ama savaşa gitmiyoruz. 85 milyonun kardeşliğine, omuz omuza olmasına halel getiren bir yaklaşım hiçbirimizin görevi olmaz. O yüzden, seçimler hangi partinin, hangi anlayışın kazanmasıyla sonuçlanırsa sonuçlansın, bizim için saygı duyacağımız, omuz vereceğimiz bir süreçtir. Şimdiden memleketimize, milletimize hayırlı olsun. Zaten bu millet vefa sahibidir. İrfan sahibidir, izan sahibidir. En doğru kararı verecektir” dedi.