AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Doğu Anadolu fayzonunun değişik kolları üzerinde meydana gelen bir deprem. Bu deprem sonrasında bahsettiğimiz Doğu Anadolu fayzonunu değişik fay kolları üzerinde şu anda yer kabuğu 400 km’lik bir hat boyunca kabaca yaklaşık 8-10 km derinlik boyunca 3-4 metre bir deformasyona uğradığını görüyorsunuz.
Sahada çalışan bir çok uzman akademisyen hocamız var. Dünden itibaren sahadan da birtakım veriler gelmeye başladı. Karayollarının, demir yollarının 3-4 metreye varan şekilde deformasyona uğradığını görüyorsunuz.
Şu ana kadar 1400’ün üzerinde deprem sayısı. Bunun çok daha üzerinde olduğunu da biliyoruz. Bu tür depremlerin sonrasında büyüklüğü 7’nin üzerinde olan depremler sonrasında artçı sarsıntıların uzun süre devam edeceğini öngörüyoruz.
Belli bir büyüklüğe kadar artçı sarsıntıların oluşacağını söyleyebiliriz. Hasarlı binalardan uzak durmamız gerekiyor. Hasar tespit çalışmaları sonucunda oturulabilir raporu alındıysa binamıza girmekte yarar var.
Bu görevi yürütürken sadece kendi içindeki bilgi akışı ile kalmayıp aynı zamanda yine farklı afet türlerinde uzmanlaşmış tüm hocalarımızdan bilimsel destek alınıyor. Birbirinden değerli 7 hocamı var.
Bu hocaların dışında şu anda sahada aktif olarak sağlıklı ve değerli bilimsel bilgiyi üreten hocalarımız var. Bu hocalarımızın bir bölümüne TÜBİTAK destek veriyor.
Yeni uygulamaya koyduğu doğal afetler odaklı saha çalışması destek programı kapsamında 14 araştırma gurubuna dahil 69 araştırmacı şu anda görev yapıyor. AFAD’ın lojistik destek verdiği en az şu anda 100’ün üzerinde farklı uzmanlık alanına sahip araştırmacımız sahada depremin yarattığı etkiyi bilimsel anlamda ortaya koymak için çaba sarf ediyorlar.
Depremler sonucunda oluşabilecek ikincil afetler diye nitelendirebileceğimiz, heyelanlar, kaya düşmesi gibi afetlerin ne olacağı konusunda hocalarımız bilgi verecek. Afetin sosyolojisi ve psikolojisi konusunda 5’er dakika buradan bilgi sunacaklar.”