Osman Şenher, Galatasaray’ın yıldızına hayran kaldı! ‘Saygı duymamak mümkün değil’

Trendyol Süper Lig’in 6’ncı haftasında Galatasaray, Fenerbahçe ile karşı karşıya geldi. Galatasaray, Fenerbahçe deplasmanından 3-1’lik skorla galip ayrıldı. Sarı-kırmızılı takımın galibiyetiyle sonuçlanan derbiyi spor yazarları kaleme aldı.

Milliyet’in usta kalemlerinden Osman Şenher, Galatasaray’ın tecrübeli futbolcusu hakkında dikkat çeken ifadeler kullandı.

İşte Fenerbahçe – Galatasaray derbisinin ardından yapılan değerlendirmeler…

OKAN HOCA İYİ HAZIRLAMIŞ | OSMAN ŞENHER

Kadıköy’de Fenerbahçe karşısında 40 bin taraftar önünde galip gelmek kolay bir iş değil. Florya’dan hep haberler alıyorduk. Okan hoca, futbolcularla bire bir konuşarak dün geceki o muhteşem mücadele eden, rakibinden daha fazla gol pozisyonuna giren, ikili mücadelelerin çoğunu kazanan bir Galatasaray çıkarmış ortaya.
Maçtan önce ‘Neden Yunus oynuyor?’ diye bir sürü futboldan anlamayan zavallılar eleştiri yağdırdı. O Yunus, Kadıköy’deki galibiyetin en büyük mimarlarından. Çocuk 90 dakika durmadı. Hücuma çıktı, Osimhen’e gollük paslar verdi, orta sahaya yardım etti, sol bek Jakobs’un hatasız oynamasını sağladı. Sanchez, Abdülkerim harika stoperler. Müthiş hamle yetenekleri var ve bunu çok iyi kullanıyorlar. Barış Alper, Fenerbahçe’nin sağ kanadındaki Oosterwolde’yi devamlı rahatsız etti, hücuma çıkarmadı, o da orta sahaya yardımcı oldu.

Torreira ve Sara orta sahanın iki beyni, kendi futbol çizgilerinin üstüne çıktılar. Torreira ekstradan bir de harika bir gol attı. Sara çok yetenekli bir futbolcu. Vücudunu ve ayaklarını müthiş kullanıyor. ‘Çok büyük bonservis parası verildi’ diye eleştirenler ilerleyen haftalarda çark ederek, ‘Galatasaray bu futbolcuyu ucuza kapadı’ diyecekler, bundan eminim.
Mertens 37 yaşına geldi. Bu mücadele hırsı, attığı gol, yani bu futbolcuya saygı duymamak mümkün değil.

Bir takım kötü gününde de olabilir. Fenerbahçe maça iyi hazırlanamamış. Mourinho’nun yardımcıları rakiplerini iyi analiz edememiş. Evet, Mourinho büyük hoca ama, o kariyerdeki bir teknik adamın sarı-lacivertlilere daha mücadeleci futbol oynatması lazım. Hele kendi sahasındaki maçlarda. Başkan Ali Koç, hangi futbolcuyu istediyse aldı Portekizli çalıştırıcıya.

Son sözüm de maçın hakemi Atilla Karaoğlan’a… Yaa kardeşim, iki takım güçleri yettiğince mücadele ediyorlar. Senin derdin ne! Elinde bir sarı kart, önüne gelen futbolcuya sarı kart çıkarıyorsun. Hele o penaltı pozisyonu ayıp! Uzaktan yakından penaltıyla alakası yok. Sonuçta Galatasaray galibiyeti hak etti, burada tartışılacak hiçbir konu yok.

BOMBAYI BURUK PATLATTI | ATTİLA GÖKÇE

Gerçekten çok özel bir derbi izledik. Oyunu sahneye koyan Okan Buruk’tu. Oynayan takım Galatasaray oldu. Haliyle oynayan da kazandı.
Mourinho mu? Çok mutsuz ve asabi bir maç izledi. İlk yarım saat dolmadan 2-0 yenik duruma düşen takımı için maçı çevirecek hamleler yaptı mı? Hayır. Ama kenardan sürekli hakem kararlarına söylendi… Sonrasında yaşadığı ve yaşattığı hayal kırıklığı karşısında içine kapandı, devre arasında futbolcularına anlatacaklarını düşünmeye başladı.
Okan Buruk, takımını daha yerleşik bir oyun kültürüyle getirdi Kadıköy’e. Ezeli rekabetin ne olduğunu bilmeyen ya da bilip de yaşamayan oyuncularına anlaşılan o ki sadece uygulayacağı taktiği anlattı. Yani nasıl oynanıyorsa, öyle!

Galatasaray’ın peş peşe gollerini izledik. Torreira ve Mertens takımlarını coşturdular. Fenerbahçe karşısında büyük bir şok dalgası oluşturdular. İlk gol, direkten dönen topun sırtına çarpıp ağlara takılmasıyla Livakoviç’e (kk) yazıldı ama ben çeteleye Torreira diye yazdım. Sonra Osimhen’in Mertens’e topu göğsünden sektirerek yaptığı asist de çok şıktı.
Fenerbahçe’de oyun Maximin’in tehdit eden dalıcı ataklarıyla başladı ama, bu atakların rakip savunma kalabalığı içinde şuta dönüşemediğine tanık olduk. Dahası, Dzeko gibi bir vuruş ve gol ustasına iyi servis yapamadılar.

İlk yarım saat dolmadan 2-0’ı bulan Galatasaray, maçın saati dolmadan Gabriel Sara ile üçüncüyü bulurken, maçın efendisi olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Maçı tam da sevgili Ercan’ın öngörüsüyle izledim. Ne diyordu? “Galatasaray ya içine ya da dışına doğru patlayacaktır. Aslında bu derbinin kontrolü Mourinho’da değil, Okan Buruk ile ekibinin zihnindedir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir