Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın 25 Ağustos’ta Halk Meclisi açılış toplantısında yaptığı konuşma bazı basın kuruluşları tarafından Türkiye ile normalleşme konusunda Esad’ın görüşmelere kapıyı kapalı tuttuğu, bazıları tarafından ise yeşil ışık yakıldığı şeklinde yorumlandı.
İki farklı yorumun aradaki ince bir ayrımdan kaynaklandığı anlaşılıyor. Esad “İlişkilerin normale dönmesi için Türk güçlerinin Suriye topraklarından çekilmesi ve terör gruplarına verilen desteğin son bulması gibi mevcut duruma neden olan politikaların tersine dönmesi gerekiyor” derken aynı zamanda “görüşmelere başlamak için bunun bir ön şart olmadığını” da söyledi.
Söylemde değişim
Esad’ın bu açıklamasıyla resmi söyleminde belirli oranda bir değişime gittiği görülüyor. Suriye ile angajman sürecinin başlatıldığı Aralık 2023 ve sonrasındaki toplantılarda, ilişkilerin normalleşmesi için Türkiye’nin Suriye topraklarından geri çekilmesi birinci şart olarak dile getiriliyordu. Gelinen aşamada ise hemen bir çekilmeden bahsedilmediği ima edilmeye, ilke ve temellerin ele alınması vurgulanmaya başlandı. Esad, angajman sürecinin amaç ve hedeflerinin ilk başta ortaya konulması gerektiğini vurgularken, görüşmenin kendisinden çok içeriğinin önem taşıdığını belirtiyor.
Ayrıca Esad’ın Türkiye’ye yönelik son iki mesajını vermeyi tercih ettiği etkinlikler de not etmeyi gerektiriyor. Esad ilk olarak 15 Temmuz Halk Meclisi seçimlerinde, ardından da 25 Ağustos’taki Halk Meclisi’nin yeni döneminin başlangıç toplantısında açıklama yaptı. Türkiye ile ilişkilerin öncelikli bir ulusal mesele teşkil etmesi nedeniyle Esad’ın ulusal kamuoyunu angajman sürecine hazırlamak amacıyla bu etkinlikleri tercih etmiş olabileceği değerlendiriliyor.
Türkiye’nin dört kriteri
Dışişleri Bakanlığı kaynakları; Suriye’de ihtilafın baş gösterdiği Mart 2011 öncesinde ikili ilişkilerin birçok alanda geliştirildiğini hatırlatıyor. Kaynaklar, 2011 öncesine dönülebilmesi için dört kriterin olduğunu vurguluyor:
* Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve birliğini muhafaza etmek üzere terör unsurlarından arındırılması
* Suriye’nin kendi halkıyla, kendi halkının meşru talep ve beklentileri temelinde 2254 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde gerçek bir ulusal uzlaşı sağlaması
* Güvenli ve onurlu geri dönüşler için gerekli koşulların oluşturulması
* İnsani yardımların kesintisiz şekilde sürdürülmesi
Kaynaklar; “Bu anlayışın hakim kılınarak gerçekçi yaklaşımların hayata geçirilmesi halinde Suriye’nin esenliğine, komşu ülkelerin güvenliğine ve bölgesel istikrara katkı sağlayabilecek adımların önü açılacaktır” değerlendirmesini yapıyor.