İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 2020 yılından bu yana İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ile beraber çalıştığı “Pera 2019” yöntemiyle kentteki yapılarda ücretsiz “hızlı tarama ile bina testi” işlemi gerçekleştiriyor. Kent sakinleri tarafından https://binatespitiformu.ibb.gov.tr/ internet adresinden yapılan başvuruların ardından ekipler adreslere gidiyor. Binalarda ilk önce beş kolonda sıva kaldırılıp betonda okuma alınırken, röntgen cihazıyla da demir sayısı, aralıkları ve yerleri belirleniyor. Daha sonra bir kolondan “sıyırma” işlemiyle donatıya erişilerek demirin özellikleri ve korozyon durumu ölçülüyor. Binanın genel bir rölövesini ve projesini çizen ekipler, yapıdan toplanan bütün verileri ofiste zemin değerleriyle analiz ederek binanın deprem güvenliğini belirliyor.
D ve E tehlikeli
Test sonucunda binalara A ve B düşük risk, C orta risk, D yüksek risk, E çok yüksek risk sınıflandırması yapılıyor. Hızlı tarama sonucunda D ve E sınıfı olan binalara, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun gereğince kapsamlı analiz yapılması öneriliyor.
35 bin işlem yapıldı
Kentte 2000 yılı öncesi inşa edilmiş binalar öncelikli olmak üzere 10 kata kadar betonarme ve beş kata kadar yığma taşıyıcı sisteme sahip konut tipi binalarda uygulanan projeye başvurular 2020 yılından beri alınıyor. 6 Şubat 2023’teki depremlerden sonra talebin arttığı teste, bugüne kadar 162 bin başvuru yapıldı. Başvuru üzerine ekipler 114 bin binayı ziyaret etti. Ziyaret edilen yapılardan 79 bininde diğer kat malikleri tarafından izin verilmemesi üzerine bu binalara “hızlı tarama ile bina testi” işlemi yapılamadı.
Ekipler, 35 bin binada ise hızlı tarama işlemini gerçekleştirdi. İncelemeler sonucunda çoğunluğu 1999’dan önce yapılan binaların yarısının D ve E sınıfı olduğu belirlendi. Bu 35 bin binanın 318’nin kendi kendine çökebilecek durumda
olduğu, 1238’inin ise deprem güvenliğinin hiç olmadığı tespit edildi.
Hedef 200 bin dönüşüm
İBB’nin verilere göre, İstanbul’da 800 bini 2000 yılı öncesinde inşa edilmiş olan 1 milyon 200 binden fazla bina bulunuyor. Bu binalar deprem riski gözetilerek öncelik verilip yenilenmeyi bekliyor. Bu 800 bin binanın 200 bininin ise öncelikle yenilenmesi hedefleniyor.
3 bin 500 tarihi yapı kritik
İstanbul genelinde 35 bin 627 tarihi eser bulunuyor. Bu tarihi yapı stokunun yüzde 10’unun metruk ve harap halde olduğu belirlenirken, kritik ve metruk durumda olanların sayısı ise 3 bin 500’e ulaşıyor. 3 bin 500 metruk yapının da binine, Koruma Uygulama ve Denetim Büroları tarafından belgeleme ve acil müdahale uyarı yazısı yazıldı.
293’ü boşaltıldı
Bugüne kadar incelenen binalardan 293’ü yıkıldı ya da “riskli bina” kararı alınarak tahliye sürecine girdi. Bu 293 binada bulunan 3 bin 60 bağımsız birimde yaşayan 10 binden fazla kişi bu sayede riskten kurtulmuş oldu. Çok yüksek riskli olarak tespit edilen 5 bin 381 binanın tahliye, yıkım ve yenileme süreçlerinin hızlanması için de bu binalarda ikamet eden ev sahiplerine kira yardım paketi hazırlandı.
‘Çekmeköy’ün zemini sağlam depremde az hızla sarsılır’
Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul Çekmeköy’de bir konferansa katıldı. İstanbul’un zeminini ve yapılaşmayı değerlendiren Görür, Çekmeköy’ün zemininin sağlam olduğunu vurguladı. Görür, “Bu bölgenin jeolojisi eski kayalardan oluşmuş, sağlam, çekiçle kıracağınız, kimi yerlerde dinamikte kıracağınız taşlardan oluşmuş durumda. Deprem sırasında Çekmeköy az hızla sarsılacak. Bu demektir ki deprem sırasında evleriniz büyük ölçüde sarsıntıdan yıkılmayacak. Çekmeköy’deki binalardan deprem sonrası insanların büyük bir kısmı canlı olarak dışarı çıkabilir. Göçük olmaz” dedi. ● İHA