Değişen tek şey yakıt
Virgin Atlantic’in bu denemesi sürdürülebilir havacılık için büyük önem taşıyor. Zira şirket, uçağın motorunda, gövdesinde veya yakıt altyapısında herhangi bir değişiklik yapmadan diğer tüm ticari uçuşlara eşdeğer güvenlik standartlarıyla birlikte bu uçuşu gerçekleştirdi. Rolls-Royce Trent 1000 motorlarıyla güçlendirilen Virgin Atlantic Boeing 787 uçağı Atlantik’i yüzde 100 SAF ile geçen dünyanın ilk ticari uçağı olurken CO2 dışı partikül emisyonlarını da azalttı. Uçuştan elde edilen verilere göre SAF sayesinde CO2 dışı partikül emisyonlarında yüzde 40 azalma sağlandı.
Gerçek hayat koşullarında ise SAF, uçuşlarda kullanılan küresel jet yakıtının sadece yüzde 0,1’inde kullanılıyor. Mevcut yakıt standartları ise ticari jet motorlarında sadece yüzde 50 SAF karışımına izin veriyor. Virgin Atlantic’in uçuşu ise altyapı, üretim ve ölçeklendirme zorluğunun politika ve yatırımla ilgili olduğunu ortaya koyuyor.
Bununla birlikte Flight100’de kullanılan SAF benzersiz bir ikili karışıma sahip. AirBP tarafından sağlanan yüzde 88 HEFA (Hydroprocessed Esters and Fatty Acids) ve Virent tarafından sağlanan yüzde 12 SAK (Synthetic Aromatic Kerosene) yakıt bileşiğini oluşturuyor. HEFA atık yağlardan, SAK ise atık bitki şekerlerinden üretiliyor. Virgin Atlantic CEO’su Shai Weiss’e göre şirket, halihazırda sürdürülebilir yakıtlarla uçmaya hazır. Ancak bunun olması için üretim kapasitesinin ciddi şekilde artması gerekiyor. Weiss, uçuşlarda 2030 yılına kadar yüzde 10 SAF’a ulaşmak için üretimi 100 kat artırmak gerektiğini söylüyor.