Melisa Vardal – 2004 yılında üniversitede ev arkadaşlığı ve ardından bar şarkıcılığı olarak başlayan Reşat Saral ve Buğrahan Çayır grubun ilk tohumlarını da o yıllarda atıyor. Aradan geçen 16 yılın ardından Dengi Dengine ismiyle müziklerine aşama atlatan ikili, bas gitarda Onur Atar, gitarda Özkan Zeki, perküsyonda Çağrı Yüce ve klavyede Oğuz Akyüz ile sanatlarını notalara döküyor. Birbirinden ayrıksı müzik türlerinden aldıkları ilhamla besteler üreten grubun emektarlarından Atar, Saral ve Çayır merak edilen soruları yanıtlıyor…
Grubunuzun adını hangi nedenle Dengi Dengine koydunuz, bu denklik grup üyelerinin arasında yakaladığı uyumu mu temsil ediyor?
Reşat: Dengi Dengine ritmik bir isim. Şarkılarımızda ve konserlerimizde vurmalı çalgıların büyük bir rolü var. Ayrıca folklorik de bir isim. Bir atasözümüzün ilk iki kelimesi. Yakında çıkacak olan bir şarkımızda da geçiyor bu kelimeler. Grubu Buğra ile kurduk; çok da eski dostuz. Aramızda çok iyi bir uyum var, bazen aynı anda aynı espriyi bile yaptığımız oluyor. İkiz kardeş gibiyiz.
Mehmet Güreli’nin çok sevilen “Kimse Bilmez” parçasını yeniden yorumladığınız projenin detaylarını ve perde arkasını bizimle paylaşır mısınız?
Buğra: Konserlerde çaldığımızda çok iyi tepkiler alıyorduk. Hatta şarkının tamamını bizi dinlemeye gelenlerle beraber söylüyorduk. Onlara bir sürpriz olsun istedik. Ömer Hayyam ve Mehmet Güreli hayranı bir grubuz. Mehmet Güreli çok iyi bir besteci ve bu şiiri iyi ki bestelemiş. Şarkıyı bize emanet ettiği için çok teşekkür ederiz.
Daha önce verdiğiniz bir söyleşide deneme aşamasında bulunan pek çok şarkınızın olduğunu söylemiştiniz, sevenleriniz bu parçalarla ne zaman buluşacak?
Onur: Sürekli üretim hâlinde bir grubuz ve sıradaki şarkıları çıkarmak için sabırsızlanıyoruz. Ortalama iki ayda bir şarkı yayınlayarak devam edeceğiz ve sonunda bunları yeni şarkılar da ekleyerek bir albüm olarak sunacağız.
Etnik, elektronik, pop ve rock gibi türleri harmanlayarak ortaya koyduğunuz müziğinizin sırrı ne?
Reşat: Müziğimiz Anadolu gibi: birçok kültürün birleşimi. Neşet Ertaş da var Prodigy de, Moğollar da var Daft Punk da. Bu liste böyle uzar gider. Özetle çocukluğumuzdan beri dinlediğimiz, bizi etkileyen orijinal işleri harmanlayıp sunuyoruz. Bunu da zorla yapmıyoruz, kendi kendine olan bir durum.