Bir uluslararası insanları ekibi, yeni bir çalışmada, görüntüleri fiziksel olarak gönderme gereksinimi olmaksızın, bir ağ üzerinden ışınlamayı başardı.
Bu, Johannesburg’daki Witwatersrand Üniversitesi ve İspanya’daki Fotonik Bilimler Enstitüsü’nde çalışan araştırmacılar tarafından gerçekleştirildi.
Araştırmacılar, gelişmiş bir “kuantum iletişim yöntemi” kullanarak görüntü aktarımı yapabilen yenilikçi bir kullandı.
Araştırmacılar, parmak izleri veya yüzler gibi daha karmaşık verileri iletebilmek için, kuantum optiği kullanarak kullanılan “alfabeyi” genişletti.
Bu yeni metot, görüntüleri fiziksel olarak taşıma yerine, “ışınlanma esinli bir konfigürasyon” kullanarak aktarıyor.
Işınlanmadan ilham alan yeni iletişim yöntemi, bilgileri fiziksel bir nesne olarak akıllı telefonlar ya da TV yayınları gibi iki taraf arasında dolaşmadan, daha ziyade kuantum durumlarının aktarılması şeklinde iletiyor.
Çalışmada, bilim insanları tarafından kaydedilen en önemli ilerleme, doğrusal olmayan bir optik detektörün kullanılması oldu.
Bu cihaz, ekstra foton gereksinimini ortadan kaldırarak, parmak izi veya yüz gibi her türlü “desenin” gönderilmesine olanak tanıyor.
Forbes dergisine göre, bu protokol tek bir temel unsuru dışında, ışınlanmanın tüm karakteristik özelliklerini içeriyor.
Doğrusal olmayan detektörün işlevsel hale getirilmesi için güçlü bir lazer ışığına ihtiyaç duyuluyor.
Parmak izleri doğrudan gönderiliyor
Bu teknolojinin potansiyel uygulama alanlarından biri bankacılık sektörü. Işınlanma teknolojisi, müşterilerin herhangi bir fiziksel araç kullanmadan, doğrudan bir bankaya parmak izlerini gönderebilmelerini sağlıyor.
Bu da sürecin bilgisayar korsanları tarafından müdahaleye uğramasını neredeyse imkansız kılıyor.