Aile kırmızı çizgimiz

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, kabinenin en genç isimlerinden biri. 

2009 yılında Avrupa’nın ilk başörtülü milletvekili olarak Brüksel Parlamentosu’na girmiş. Parlak kariyerinde altına imza attığı ilkler sadece bununla sınırlı değil. 2019 yılında Belçika’nın en etkili 100 kadınından biri olarak gösterilmiş. 2020’de Türkiye’nin Kuzey Afrika’daki ilk kadın büyükelçisi olarak Cezayir’e gitmiş. Haziran 2023’ten itibaren de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olarak yoğun bir tempoda çalışmalarına devam ediyor. 

Çarşamba günü Bakan Göktaş ile makamında ailenin korunmasından televizyon dizilerine, sosyal yardımlardan gençlere yönelik çalışmalara uzanan geniş bir yelpazede sohbet etme imkanı buldum. Bakanın önceliği doğal olarak ailenin korunması ve güçlendirilmesi…2024’ün ilk çeyreğinde açıklayacakları “Ailenin Güçlenmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planına” büyük önem veriyor. Bakan Göktaş’ın açıklamaları şöyle: 

Güçlü aile 

Biz aileyi devlet çınarımızın hem tohumu hem de toprağı olarak görüyoruz. Güçlü Türkiye’yi inşa edecek güçlü nesillerin yetişeceği yer aile. Bu kapsamda “Evlilik Öncesi Eğitim Programı” ile 1 milyon 700 bin gencimize, “Aile Eğitim Programı” ile 3 milyon 900 bin kişiye eğitim verdik. “Ailenin Güçlenmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı” ile aileyi; çevre, iklim değişikliği, dijitalleşme ve demografik değişimlerin olumsuz etkilerine karşı güçlendirecek çalışmaları hayata geçireceğiz. 

Gençlik fonu 

Cumhurbaşkanımız gençlere her zaman özel bir önem verir. Biz de kendisinin öncülüğünde bir “Aile ve Gençlik Fonu” kurduk. Bu fon sayesinde Türkiye’nin yeraltı zenginliklerinden elde edilecek gelirlerle gençlerimizin geleceğine yatırım yapacağız. Kendi işini kurmak isteyen gençlerin girişim ve projelerine destek olacağız. Onları evlilik süreçlerinde destekleyecek, sosyal risklerden korunmalarına yönelik eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunacağız. Gençlere yönelik uygulamalarda önceliği deprem bölgesine vereceğiz. Daha sonra da tüm gençlerimizi kapsayacak şekilde çalışmalara devam edeceğiz. 

TV dizileri 

Bazı dizilerin aile yapımızı olumsuz etkilediği yönünde şikayetler alıyoruz. Bu kapsamda RTÜK ile ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik gerçekleştirdiğimiz iş birliği kapsamında yakın dönemde dizi yapımcılarıyla bir araya geleceğiz. Akademisyenlerin de katılacağı toplantılarda hassasiyetlerimizi ele alacağız. 

Sosyal yardımlar 

Muhalefetin “4 milyon 400 bin vatandaşı sosyal yardıma muhtaç ettiler” iddiası gerçek dışı. Tamamen bir algıdan ibaret. Ülkemizde sosyal yardımdan faydalananların yüzde 82’si çalışamayacak durumdaki vatandaşlarımız. Yani yardımların büyük bölümü engelli, yaşlı, kadın ve çocuklarımız için kullanılıyor. Ayrıca nerede yangın, deprem, sel, terör saldırısı, afet ve acil durum meydana gelmişse oradaki insanımızın yanına koşuyoruz. Afet ve acil durumun ortaya çıkardığı olumsuzlukları azaltmayı amaçlayan tek seferlik yardımlar da bu rakamın içinde yer alıyor. Bir kez daha vurgulayayım..”Tek seferlik yardımlar” 

4 dakikada yardım 

Sosyal yardım programlarımızın çeşitliliğini artırdık. 2002 yılında 4 farklı sosyal yardım programı yürütülürken bu rakamı 50’nin üzerine çıkarttık. Sosyal yardım kalemlerinin çeşitlenmesiyle yardımlara ulaşan, dokunduğumuz vatandaş sayısı da arttı. Geliştirdiğimiz dijital uygulamalarla 7/24 çalışan destek hattımızla vatandaşımız yardımlara artık daha kolay erişebiliyor. Bu kanallarla vatandaşın yardım talebi sadece 4 dakikada bize ulaşıyor. Daha önce bu süre 30 günü buluyordu. Biz de vatandaşın ihtiyacını gidip yerinde tespit ediyor ve ihtiyaç duyulan hizmetleri sunuyoruz. Ayrıca sosyal güvencesi olup da ihtiyaç sahibi olan vatandaşlarımıza da sosyal yardım hakkı verdik. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir