“İnsan” ve “Netanyahu” kelimeleri yan yana gelemiyor ama İsrail Başbakanı’nın, nihayet baklayı ağzından çıkarıp, nihai amacının Filistin’in Filistinlilerden arındırılması olduğunu açıklarken belirttiği “insanî çözüm” ifadesi bu başlığa sebep oldu. Eli kanlı Netanyahu’ya göre, Gazze halkı ve hatta tüm Filistinliler için “en doğru ve insanî çözüm” onların “gönüllü göç” imkânına kavuşmasıymış ve bunun için Filistinlileri kabul edecek üçüncü ülkeleri arıyormuş!
İsrail’de yayınlanan “Hayom” gazetesinin haberine göre, tek sorun, bu ülkeleri bulmakmış! İsrail Başbakanı Netanyahu’nun, partisinin grup toplantısında verdiği bilgiye göre, Filistinliler gönüllü göç yanlısıymış ama bu kişilerin gideceği ülkeleri bulmak ve anlaşmalar yapmak sorun oluyormuş.
İsrail’in önce Gazze’nin kuzeyinden güneyine kaçmalarını istediği, sonra gittikleri güney köylerinde bombalayarak aile üyeleri, çocukları, eşleri-dostları öldürülen Filistinliler arasında, imkân bulsa başka herhangi bir başka ülkeye gitmek isteyecek kişiler elbette vardır. Televizyonlarda, roket atan İsrail helikopterine yumruğunu sallayıp, “Gitmiyorum; işte buradayım. Gelin!” diyen Gazzelileri her gün görüyoruz. Filistinlerin 1948 Nakba (Felaket) günlerinden sonra, İsrail işgali sırasında buna imkânı da vardı. Ama yiğit Filistin halkı, Ürdün ve Lübnan’a sığınan birkaç bin kişi dışında, topraklarını terk etmedi.
Meselenin o tarafı aslında önemli değil. Filistinliler ne Gazze’yi ne de her gün işgalci İsrail askerlerinin keyfi cinayetlerinin, zulmünün, hırsızlıklarının, yağmalarının sürdüğü Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ü terk etmedi, etmeyecek. Mesele, Netanyahu’nun partisinin grup toplantısından sızan bu haberle, çoğumuzun baştan beri bildiği, tahmin ettiği nihai amacın tam bir etnik temizlik olduğunun ortaya çıkmasıdır. İsrail gazetesinin haberine göre, Netanyahu ve İsrail’in uzun yıllar BM daimi temsilcisiyken geçen seçimlerde milletvekili olan Danny Danon, Güney Amerika ve Afrika’da bazı ülkelerle “para ve bazı başka şeyler karşılığı Filistinli göçmen kabul etmeleri için” görüşmeler yapıyor. Haaretz gazetesi de Danon’a bu ülkelerin hangileri olduğunu sordu; ama öyle anlaşılıyor ki, iktidardaki Likud partisi bu kadarının bile sızmasından hoşnut değil.
Aslında Filistinlileri “gönüllü göçe zorlama” fikri yeni değil. 7 Ekim’den sonra İsrail’in Gazze’de bomba düşmemiş bir karış toprak bile bırakmayacağı anlaşılınca, ABD Kongresi’nde her iki partiye mensup milletvekilleri ve senatörler, “insanî bir çözüm” olarak Gazze halkının başka yerlere göçüne yardımcı olmak üzere planlar geliştirmeye başlamış ancak akla ilk gelen ülke olarak Mısır’ın böyle bir göçe asla evet demeyeceğini açıklaması üzerine bu hazırlıklar durdurulmuştu.
Ancak Hayom ve Haaretz’in haberlerinden bu hazırlığın durmadığı, İsrail ve ABD’nin etnik temizlik projesine yeni bir kılıf uydurdukları anlaşılıyor.
İsrail’de aklıselimi dinleyecek kimse kalmadığı, ABD ve İngiltere’nin İsrail ile birlikte faşizmin karanlık kuyusuna yuvarlandıkları şu günlerde, herkes bilmelidir ki, o topraklar Filistin’dir ve bir gün Netanyahu’lar, Biden’lar, Sunak’lar bu ülkelerin başından gidecek ve Filistinliler ülkelerinde barış ve huzur içinde yaşayacaklardır.