Zaman ve mekân kavramlarını alaşağı ederek imgesel bir dünya yaratan Tülin, resimlerinin yanı sıra ilk kez alüminyum dökümlü iki heykelini de sanatseverlerin beğenesine sunuyor. Resimleriyle bağlantılı olan heykel çalışmaları sanatçının belli başlı yapıtlarında görülen özelliklerin ontolojik bir devamı olarak karşımıza çıkıyor. Tülin, imge dünyasındaki heykeli çağrıştıran form algısını bu üç boyutlu yapıtlarda somutlaştırırken izleyiciye alışılmadık bir dünyanın anahtarını teslim ediyor.