Kıymeti bilinmeyenler

Off.. Ne kadar da sıkıntılı bir süreç. Beşiktaş’ta takımdan sonra teknik kadro da dağılmış. Burak Yılmaz, Bodo maçından sonra görevi bırakırken iki Hırvat yardımcı da daha ne olduğunu anlamadan geri dönüşe geçmişler. Doğal olarak Rıza Hoca gelmiş. O gelince “Yuvaya hoş geldin” demek adettendir.
Başakşehir’e bakarsak.. Onlar da son üç maçta galibiyet görememişler… Çağdaş Hoca da hep “içini doldurarak” kurguladığı oyunları neredeyse unutacak.
Her neyse, sıkıntılı süreç, sıkıntılı bir maç sunuyor bize. En azından ilk yarısı öyle… Düşünün koskoca Başakşehir’in isabetli şutu yok. Beşiktaş ilk yarıda 4 kez yokluyor kaleyi… O şutlar da Volkan’a teslim koli gibi. Ama bol bol faul var. Maaşallah (!) kollar, dirsekler, kramponlar peş peşe geliyor. Yerde kalan zor kalkıyor. Zaynutdinov mesela gözüne, şakak kemiğine gelen dirsekle hastaneye gidiyor. Yazarken baktım, faullerde 16-16 eşitlik var. Bu arada 39’da oyuna giren Ghezzal devre arasında yerini Onur’a bırakıyor. Galiba kronik bir sakatlık durumu onunki. Eriyip giden bir kariyer. Trajik ve kronik tablo çok üzücü…
Temposuz, yavaş, didişme halindeki oyunun en canlı bölümü tribündeki taraftarın öfkeden çıkmış eğlenceye dönen hali… Kongre kararı ve peş peşe gelen istifalar ve Avrupa kayıplarından sonra hal ve gidiş normale dönüyor.
Sakatlık ve hastalıktan “raporlu” futbolcular çoğalınca Beşiktaş’ta kıymeti pek bilinmeyen Muleka ile Rebic nihayet bir araya geliyor. İlk yarıda buluştuğu topları ayağında tutan, önünü boşaltamayan ve attığını Volkan’a teslim eden Muleka, 55’te Rebic’in muhteşem asistiyle zor maçı güzelleştiriyor. Burada Rebic’e dikkat etmek gerekiyor. Sol kanatta başarıyla oynayan, Tayfur’a da Onur’a da yardım eden, hücumda tempoyu yükselterek akıllı hamleler ve yaratıcı paslarla ceza sahasındaki arkadaşlarına gollük toplar sunuyor.
Dünkü maçın yıldızı bence Rebic… Artık süreklilik ve devamlılık bekliyoruz. Muleka’nın attığı o güzel golden sonra tempo yükseliyor. Topu kapma savaşı yoğunlaşıyor. Başakşehir’in beraberlik baskısı bunaltıyor. Kalede Mert olunca bu baskıdan kurtulmak mümkün oluyor.
Neyse, geçmiş olsun… İlk vartayı atlatan Rıza Hoca’ya da Beşiktaş’a da… Sıkıntılı süreç henüz bitmiyor… Çağdaş Hoca’nın da Başakşehir’de operasyon yapması, duruma müdahale etmesi gerekiyor. Sabır diliyoruz. Onlara da geçmiş olsun.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir