Futboldaki en zorlu projelerden biri, Amerikan toplumuna futbolu sevdirme projesi olmuştur. Yerel deyimiyle ‘Soccer’ bu ülkede Amerikan futbolu, beyzbol ve basketboldan sonra gelir. Futbol dünyanın bir numaralı sporu, ABD dünyanın bir numaralı pazarı olduğundan bu ikiliyi nihayetinde buluşturmak, adeta eşyanın tabiatındandır.
Major League Soccer (MLS) otuz yıl evvel kurulduğundan bu yana en önemli hedeflerinden bir tanesi, işte bu buluşmayı gerçekleştirmesidir. Ne var ki ligin tedavüle girmesinden sonra yaklaşık on beş yıl kadar bu konuda yaprak kıpırdamaz; ta ki David Beckham, Los Angeles Galaxy’ye transfer olana kadar…
Dönemin dünyada en iyilerinden birisi olan İngiliz oyuncu, ambalajın sıklıkla içerikten çok öne çıktığı bir düzende, bu iş için biçilmiş kaftandır. Üstün yeteneklerini sergilerken cezbedeceği kitlelerde, yakışıklılığıyla da extra bir albeni yaratacaktır. Kısacası Beckham bir proje, izleme alışkanlıklarını biçimlendirmek üzere arada giren reklamdır.
Projenin yürürlüğe konması için öncelikle fizibilite ve alt yapı çalışmasına ihtiyaç duyulur. MLS, futbolun yeşil sahadaki evrensel kurallarının uygulandığı ancak saha dışı kurallarında önemli değişiklikler taşıyan bir ligdir. Salary Cap (Maaş Sınırı), Draft (Oyuncu Seçimi) gibi, işin ekonomik ve idari yanında özel kuralları vardır.
TRANSFER İÇİN KURAL
Beckham’ın LA Galaxy’ye transferini mümkün kılabilmek için maaş sınırında belli bir esnekliğe gidilir. Yüksek fiyatlı yetenekleri lige çekmeye olanak tanıyan ‘Designated Player’ (Belirlenmiş Oyuncu) kuralı yürürlüğe konur. İlgili yönetmeliğe bu isimle dahil olsa da, tıpkı Bosman Kuralı’nda olduğu gibi, futbol literatürüne, ortaya çıkmasını sağlayan futbolcunun adıyla girecek, ‘Beckham Kuralı’ olarak anılacaktır.
Bu kural, belirlenen özel oyuncunun maaşının yalnızca ilk dört yüz bin dolarını takımın maaş sınırına dahil eder. Kulüpler bu sayede artık yüksek fiyatlı dünya yıldızlarını da kadrolarına katabilecek, daha rekabetçi ve cazibeli bir lig ortaya çıkacaktır. Uğruna yönetmelikler değiştirilen İngiliz futbolcunun yeni kıtadaki macerası işte böyle başlar.
HOLLYWOOD FİLMİ GİBİ
Beckham gerçekten de ülke futboluna önemli katkılar yaptı ancak bu etki sınırlı ve sönen bir şekilde oldu. Forma satışlarını artırdı ancak bu formalar kendi formalarıydı, bilet satışları artan takım kendi takımıydı, gelirleri çoğalan yine kendi kulübüydü… Ligin geneline olan pozitif katkısı, sınırlı kalmakla birlikte uluslararası ilgiyi çekmek, kendisinden sonra buraya gelcek yıldız futbolculara kapı aralamak oldu. Beckham dönemi Amerika futbolu, vizyondayken izlenen ancak gösterimden kalktığı andan itibaren bir daha hatırlanmayan sıradan bir Hollywood filmi gibiydi.
‘YEŞİL’DEN FERAGAT ETTİ
Ne var ki David Beckham başladığı işi bitirmeye meraklıydı! Üzerinde Benjamin Franklin’in resmi bulunan yeşil paralardan 250 bin adeti masaya koyarak Inter Miami’yi satın aldı. Ülke futboluna yaptığı en büyük iyilik, Ortadoğu’daki sermayenin yeşilinden astronomik teklifler alan Lionel Messi’yi, takımına transfer olmaya ikna etmek olacaktı.
Arjantinli futbolcunun Eyfel Kulesi manzarasından da feragat ederek dahil olduğu yeni proje, çılgın proje halini alacak, Inter Miami, değeri bir milyar doları bulan bir deve dönüşecekti. Messi’nin adının bile yettiği değişimin ilk adımları, sahaya adımını attığı andan itibaren daha da büyüdü, ülkede sportif açıdan da büyük bir kırılmaya yol açtı.
Lionel Messi her maçında harikalar yaratmaya başladı. O, takıma gelmeden önce tribünlerinde boşluklarla rakiplere karşı mücadele eden Miami dolu tribünlere oynuyor, ülkenin en şöhretli isimleri bile stada gelerek kendisini canlı izleme telaşına düşüyordu. Onu izleyen sadece kendi takımının taraftarları değildi, ilgi kısa sürede tüm eyaletlere yayıldı. İlk deplasman maçına gittikleri Texas’ta biletler satışa çıkar çıkmaz bitti, statta olamayacaklar ekran başına kilitlendi.
REFORM VE DEVRİM
David Beckham futbolcu ve yönetici olarak on beş yıldır Amerika Birleşik Devletleri’nde futbolun gelişimi için uğraş veriyor. MLS’teki ilerlemenin önemli bir aktörü olan ünlü ismin uzun bir zaman periyodu içinde gerçekleştirdiği değişim, olsa olsa bir reforma tekabül etti.
Messi ise burada kısa sürede büyük değişimlere imza attı, adeta devrim yaptı. Amerikalılara futbolu sevdirip lige olan ilgiyi maksimuma çıkarmanın gerçekten ne denli zor olduğunu, Beckham gibi bu iş için biçilmiş kaftan bir dünyalının bile tam olarak başaramaması gösterdi. Demek ki bunu ancak dünya dışı güçler gerçekleştirebilir, Messi gibi bir uzaylı yapabilirmiş.
RAKAMLARLA MESSI ETKİSİ
– Inter Miami Google aramaları, Messi’nin transferinden sonra %1200 arttı.
– İlk maçında ortalama bilet fiyatı 712 dolardı, maçı izlemeye 1100 km’den gelen vardı.
– İlk maçına bilet satan sitelerde fiyatın 110 bin dolara kadar çıktığı tespit edildi.
– ABD’de 12.5 milyon kişinin izlediği ilk maçı ülke futbol tarihi izlenme rekoru kırdı.
– AppleTV’nin MLS sezonluk abonelerinin sayısı Messi’nin gelişiyle %50’den fazla arttı.
– Dallas-Miami maçının ev sahibi kente ekonomik faydası 3 milyon dolar olarak belirlendi.
– Ares yatırım şirketi, Inter Miami Kulübü’ne 75 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi.
– Inter Miami’nin Instagram hesabındaki takipçi sayısı 1 milyondan 14 milyona yükseldi.
– Inter Miami’nin Facebook hesabındaki takipçi sayısı 400 binden 4 milyona yükseldi.
– Inter Miami’nin Tik Tok hesabındaki takipçi sayısı 800 binden 6 milyona yükseldi.
– Inter Miami’nin tüm sosyal medya hesaplarında son iki ayda toplamda %770 büyüme oldu.
– Miami’ye transferinden sonra Messi’nin Instagram’da takipçi sayısı 482 milyona çıktı.
GENÇLERE YARIM SAAT ÖZEL DERS
Yıldız futbolcu yeni takımındaki ortamdan gayet memnun. Inter Miami’ye çabuk alışmasındaki önemli faktörlerden bir tanesi burada tanıdığı isimler bulunması şüphesiz. Barcelona döneminden takım arkadaşları Sergio Busquets ve Jordi Alba da MLS takımının başarısı için ter döküyor.
Messi geçtiğimiz haftaki takım idmanının ardından sahadan ayrılmadı, genç futbolcularla özel olarak ilgilendi. Busquets ile birlikte antrenmanın ardından sahada dört genç futbolcuyu etraflarına toplayan iki sıkı dost, bu gençlerle yarım saat süren özel ders niteliğinde extra bir çalışma gerçekleştirdi.
GÖSTERİDE KULVAR FARKI
Futbol dünyanın bir çok yerinde bir numaralı spor dalı. Buna karşın Amerika Birleşik Devletleri’nde neden popüler olmadığı sorusu, gerçekten hep merak edilen bir konuydu.
Futbolda Amerikalıların sosyal alışkanlıklarıyla uyuşmayan çok sayıda unsur var. Bu durum, zaman içinde gelişen olaylarla da birleşince futbolu onlar için pek çekici olmayan bir hale getirmiş olmalı.
Ülke, şov kültürü ile tüketim alışkanlıklarının hayatın her alanına sirayet ettiği hatta belirleyicisi olduğu yaşam biçimine sahip bir ülkedir. Beyzbol, basketbol ve Amerikan futbolu gibi popüleritesi yüksek spor branşlarındaki müsabakalarda ortak bir yan dikkat çeker.
Bu branşlar hep belli soluklanma aralarına sahip müsabakalarda icra edilir. Beyzbolda ve Amerikan futbolunda aksiyon tamamlandıktan sonra takımların tekrar yerleşim düzenlerine geçmesi için beklenilir. Keza basketbolda üç periyot arası olması, faullerde oyunun sık sık durmasıyla serbest atışlar sürecindeki duraksama da frene basılan anlar yaratır.
Amerikan seyircisi bu araları yiyeceklerinden bir kaç lokma alma, içeceklerini tazeleme ve maçı birlikte izlediği dostlarıyla sohbet etme vesilesi olarak değerlendirmeyi sever. Futbol ise 45 dakika kesintisiz izlenir, ve sonra kesintisiz bir 45 dakika daha…
Ticari açıdan da futbol pek ideal değildir. Çünkü fazla ara fazla reklam demektir. Üstelik bu aralar kısa ve sık olduğunda ekran başında hedef kitleye ulaşmak çok daha kolaydır. Futbolun tek planlı duraksaması olan 15 dakikalık devre arasında o kitlenin hedeften uzaklarda olması hayli muhtemeldir. Ancak ülkede artık futbolun hayli popüler hale gelmeye başlamasıyla, ticari faaliyetin burada da kendisine yeni alanlar açacağı kesin.
Beckham futbolculuğunda yapamadığını yönetici olarak yaptı, Messi’yi ülkeye getirerek Amerika’da futbolun patlama yapmasına katkı sundu.
Ünlü restoran zinciri Hard Rock Cafe, menüsüne Messi Tavuklu Sandviçi ekledi, yıldız futbolcu reklamında bizzat rol aldı.
Lionel Messi’nin maçlarına yıldızlar akın ediyor, dünyaca ünlü futbolcuyu canlı izleyebilmek için tribünde yerlerini alıyor. LeBron James, Serena Williams, Marc Anthony ve Kim Kardashian gibi isimlerin maç boyunca telefonlarını ellerinden düşürmeyip futbolcunun fotoğraflarını çektikleri görüntüler, çoktan ikonik görsellere dönüştü.
Inter Miami formasıyla sahalarda fırtına gibi esen Lionel Messi, takımının FC Dallas ile olan maçı için sıradan seyahatlar gerçekleştirdi. Business Class yerine normal bir yolcu gibi Ekonomi sınıfındaki koltuklarda uçan yıldız futbolcunun bu görüntüsü ses getirdi. 15 milyon dolarlık özel jeti bulunan futbolcunun, yine de mutevazı bir kişilik olduğuna işaret edildi.