‘Esad ile görüşmeye kapalı değiliz’

GÜLDEN ÇOKTAN- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üç ülkeyi kapsayan Körfez ülkeleri turunun ilk durağı Suudi Arabistan’a hareketinden önce Türkiye’nin çevresinde bir barış, istikrar ve refah kuşağı oluşturma hedefi doğrultusunda çalışmalarını sürdürdüğünü, Suriye lideri Esad ile görüşmeye de kapalı olmadığını vurguladı.

Erdoğan’ın Körfez turunun ilk durağı Suudi Arabistan oldu. Suudi Arabistan’ı, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretleri takip edecek. Erdoğan Körfez turunun ardından 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni (KKTC) ziyaret edecek. Erdoğan’a gezide eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da eşlik ediyor. Suudi Arabistan’a hareketinden önce Atatürk Havalimanı’nda gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, özetle şunları söyledi:

2023 FIRSAT YILI: Türkiye’nin çevresinde bir barış, istikrar ve refah kuşağı oluşturma hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bunun en kritik adımını bölge ülkeleriyle ilişkilerimizi güçlendirmek teşkil ediyor. 2023 yılını bu bakımdan bir fırsat yılı olarak görüyoruz. Bu sene hem Katar hem de Birleşik Arap Emirlikleri ile diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 50. yıl dönümünü kutluyoruz. Ziyaretlerimiz esnasında öncelikli gündemimiz bu ülkelerle önümüzdeki dönemde yürüteceğimiz ortak yatırım ve ticari faaliyetler olacak. Kazan kazan anlayışıyla neler yapabileceğimizi değerlendireceğiz.

TOGG HEDİYE EDİLECEK: Katar ile ilişkilerimiz her düzeyde mükemmel seyrediyor. Ziyaretimiz vesilesiyle ikili münasebetlerimizin yanı sıra mevcut bölgesel meseleler hakkında fikir teatisinde bulunacağız. BAE de ticaretimizin son dönemde en yüksek seyrettiği ülkedir. Bu üç ülkeyi ziyaretimizde ayrıca Türkiye’nin gurur kaynağı olan elektrikli otomobilimiz TOGG’un muhataplarımıza hediye olarak verilmesi teşkil edecek.

ÇADIRLAR KALDIRILACAK: (Körfez ülkelerinden deprem bölgelerine yardımların sürüp sürmeyeceği sorusu üzerine) Başta Katar olmak üzere çok ciddi bize konteyner desteği verdiler. Bu konteynerleri da bizler deprem bölgelerine yerleştirdik. Şimdi de son olarak 80 bin çadırı tamamen kaldırıp onların yerlerine konteyner yerleştirme çalışmalarını başlatıyoruz. Kalıcı konutların ve köy konutlarının inşası bir taraftan devam ediyor. Ama biz hiç olmazsa konteynerlerle çadırları değiştirelim, artık çadır bu bölgelerde kalmasın diyoruz.

ADİL YAKLAŞIM ARIYORUZ: Biliyorsunuz bizim Suriye ile kapıyı kapama gibi bir durumumuz söz konusu değil. Kapı açık. Bu dörtlü zirvelerle ilgili de biz yine hem bu dörtlü zirveler yapılsın ama biz Beşşar Esad ile de görüşme noktasında kapalı değiliz. Görüşürüz. Tüm mesele onların bize yaklaşım tarzı. Şu anda tabii Suriye’de Esad maalesef Türkiye’nin Kuzey Suriye’den çıkmasını istiyor. Böyle bir şey olamaz. Çünkü biz orada terörle mücadele ediyoruz, sınırlarımızdaki teröristlerle mücadele ediyoruz. Yani sınırlarımızda bu teröristler varken nasıl çıkarız? Devamlı oradan tehdit altında olan bir Türkiye var. Aynı ifadeyi farklı ülkelere kullanabiliyor mu? Kullanamıyor. Onun için de adil yaklaşım arıyoruz. O adil yaklaşım olduktan sonra mesele yok. Bunların hepsini aşarız.

‘Neyin satılacağını biz çok iyi biliriz’

Bu ziyaretin iki ana başlığı var. Bir yatırımlar boyutu var bir diğeri de finans. Her ikisinden de tabii umudumuz çok çok var. Oralarda yatırım söz konusu. Aynı zamanda ülkemizde yatırımlar söz konusu. Bu konuda gerek Cevdet (Yılmaz) Bey’in, gerek Mehmet (Şimşek) Bey’in birlikte yapmış olduğu ziyaretlerde bunun sinyallerini aldık. Ve inşallah bu yaptığımız ziyaret bu sinyallerin devamı olacaktır. Bildiğiniz gibi şu anda Mehmet Bey Hindistan’da Hazine Bakanları toplantısına, Merkez Bankası Başkanı ile katıldılar. Oradan Suud’daki katılıma veya Katar’a kendisi de yetişecek. Orada beraber devam edeceğiz. Bu konularla ilgili olarak tabii şu anda savunma sanayiinde, bunun yanında altyapı, üst yapı yatırımlarında bu üç ülkeye inşallah Türkiye’nin ciddi yatırım imkânı olacak. Bu ziyaretlerimizde bunu görüyorum ama bunun yanında da, bu ülkelerin Türkiye’den belli assetleri (varlık) satın alma durumları da olacak. Ama bazı cambazların söylediği gibi yok BOTAŞ’ı satıyorlar, şu oluyor bu oluyor. Öyle bir şey yok. Biz neyin satılacağını, neyin satılmayacağını çok iyi biliriz. Ve 21 yıldır bu tecrübeyle hamdolsun bugünlere geldik. Bundan sonra da yine aynı tecrübeyle yolumuza devam edeceğiz.

Erdoğan’a  Körfez gezisinde çok sayıda bakanın yanı sıra 200’ü aşkın iş insanı eşlik ediyor.

‘Dostum Putin insani köprünün devamını ister’

Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmaların daha fazla yıkıma, gözyaşı ve drama yol açmaması için yoğun çaba harcıyor. ‘Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz’ diyoruz. Birinci yılına girmek üzere olduğumuz Karadeniz (Tahıl Koridoru) girişimi, önemli bir diplomatik başarı olarak şimdiden tarihe geçmiştir. Girişim sayesinde dünya piyasalarına 33 milyon tondan fazla tahıl ürünü sevk edildi. Böylece gelir seviyesi düşük birçok ülkenin gıda krizine sürüklenmesinin önüne geçildi. Bugün (dün) yapılan açıklamaya rağmen Rusya Federasyonu Devlet Başkanı dostum Putin’in bu insani köprünün devamını istediğine inanıyorum. Ve bu arada Dışişleri Bakanım muhatabıyla, görüşmelerini yapacak. Seyahatten döner dönmez Sayın Putin’le görüşmelerimi yapacağım. Kendisiyle ağustosta ülkemizde bir araya geldiğimizde tüm bu hususları görüşme fırsatını da bulacağız. Ayrıca Rus tahıl ve gübresinin, sevkinin önünün açılması noktasında nasıl hareket edebileceğimizi de istişare edeceğiz. Belki bu arada bizler ağustosu beklemeden Sayın Putin’le de bir telefon görüşmesiyle adımlarımızı atarız.

ANTONOV, TEMİN EDİLECEK: Beş ayrı noktada başlayan orman yangınları büyük oranda kontrol altına alındı. Gece görüşlü helikopterlerimiz, uçaklarımız hepsi yoğun çalışma içerisinde. Bunların yanında yine Rusya ile görüşme yapıp onlardan özellikle büyük yangın söndürme uçağı Antonov temin etme yoluna gideceğiz.

Son durak KKTC olacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gezisine ilişkin sosyal medya hesaplarından bilgilendirmede bulundu. Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ziyaretlerimizin ilk durağı Cidde’ye hareket ettik. Kritik bir dönemde yaptığımız ziyaretlerimizin gerek ikili ilişkilerimiz gerek bölgesel istikrar bakımından hayırlara vesile olmasını diliyorum. Türkiye’nin çevresinde bir barış, istikrar ve refah kuşağı oluşturma hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Körfez ülkeleriyle ilişkilerimizin dayandığı sağlam temelleri geniş bir iş birliği alanına yaymayı arzu ediyoruz. İkili ticaret hacmimiz son 20 yılda 1,6 milyar dolardan yaklaşık 22 milyar dolara yükseldi. Düzenlenecek iş forumlarıyla bu rakamı çok daha ileri seviyelere çıkarmanın yollarını arayacağız. Ziyaretimiz vesilesiyle ikili münasebetlerimizin yanı sıra mevcut bölgesel meseleler hakkında da fikir teatisinde bulunacağız. Abu Dabi’deki temaslarımızın ardından, Kıbrıs Barış Harekâtı’nın 49’uncu yıl dönümü münasebetiyle düzenlenecek 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerine katılmak üzere Lefkoşa’ya geçeceğiz. Türkiye-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilişkilerinin daha da güçlendirilmesi amacıyla atılacak adımları ele alacak, Ercan Havalimanı’nın yeni terminal ve pistinin açılışını gerçekleştireceğiz. Köklü tarihî ve kardeşlik bağlarına sahip olduğumuz Körfez ülkeleriyle son dönemde önemli mesafe kaydettiğimiz ilişkilerimizi inşallah daha da geliştireceğiz.”

Erdoğan, Veliaht Prens Selman ile görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üç ülkeyi kapsayan Körfez ülkeleri turunda ilk durağı Suudi Arabistan oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Suudi Arabistan’ın Cidde şehrinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman tarafından resmi törenle karşılandı. Veliaht Prens Muhammed Bin Selman, Al Salam Sarayı’na gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı makam aracından inerken karşıladı. Erdoğan ve Selman’ın tören alanındaki yerlerini almasının ardından iki ülke milli marşları çalındı. Veliaht Prens Selman ile tören kıtasını denetleyen Erdoğan, askerleri selamladı. Törende Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Ömer Çelik, Zafer Sırakaya, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Büyükelçi Akif Çağatay Kılıç da hazır bulundu.

Baş başa görüşme

Törenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Veliaht Prens Selman’ın liderliğinde önce heyetler arası görüşmeye geçti. Al Salam Sarayı’nda gerçekleşen heyetler arası görüşmede ekonomi ve yatırım alanlarındaki projeler başta olmak üzere çeşitli sektörlerde mevcut işbirliğinin ilerletilebilmesi için yapılacak çalışmaların ele alındığı belirtildi. Ardından Erdoğan ve Veliaht Prens, ikili görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan onuruna akşam yemeği verildi.- DHA, İHA

KÖRFEZ TURU ARAP MEDYASINDA YANKILANDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Körfez ziyareti, Arap medyasında geniş yer buldu. Al Jazeera, dört gün sürmesi beklenen ziyaretlere ekonomi ve yatırım dosyalarının damga vuracağını aktarırken, birçok sektörde iş birliğinin görüşüleceğini yazdı.

Lübnan merkezli El Meyadin televizyonu, ‘Ankara Erdoğan’ın Körfez turu boyunca önemli yatırım kazanımları bekliyor’ başlığını kullandı.

Rus haber ajansı Sputnik’in Arapça sayfası, ‘Erdoğan üç Körfez ülkesine yurt dışı turunda’ başlıklı haberinde, Cumhurbaşkanı’nın 20 Temmuz’da sona erecek ziyaretlerinin ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne geçeceğini bildirdi.

‘MUAZZAM FAYDALI’

BBC’nin Arapça yayını, ‘Erdoğan’ın yeniden seçilmesinden sonra Türk-Körfez ilişkileri ekonomik işbirliğinde yeni bir dönemin eşiğinde mi?’ ifadelerini kullandı. Ankara ile Körfez başkentleri arasında geçmiş yıllardaki sorunları hatırlatan BBC, Erdoğan’ın ziyaretlerinin Türkiye’nin bölgesel güçlere karşı dış politikasındaki dönüşüm sürecinde bir başka safhayı oluşturduğunu yazdı. Erdoğan’ın Körfez turundaki ikinci durağı Katar’ı Türkiye ile ‘stratejik ortak’ olarak niteleyen BBC, Ankara ve Doha arasındaki ilişkilerin 20 yıldır gelişmeye devam ettiğini, özellikle Suudi Arabistan ve Mısır’ın başını çektiği ülkelerin Katar’a uyguladığı tecrit sırasında Türkiye’nin aldığı pozisyona vurgu yaptı. ‘Türkiye için yeni bir dış politikanın öncesinde miyiz?’ sorusunu yönelten BBC’ye konuşan Suudi akademisyen ve siyasi analist Dr. Halid Muhammed Batrafi, Suudi Arabistan ve Türkiye arasındaki ilişkilerin gelişmesinin en çok kime yarar sağlayacağını belirlemenin zor olduğunu, her iki taraf için de muazzam bir faydanın bulunduğunu söyledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir