Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan’daki temaslarını sürdürüyor. Erdoğan, resmi törenin ardından heyetler arası görüşmeye başkanlık ettiği Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile ikili görüşme gerçekleştirdi. Basına kapalı gerçekleştirilen görüşmede, ikili ilişkilerin tüm boyutlarıyla gözden geçirilmesi, ekonomi ve yatırım alanlarındaki projeler başta olmak üzere çeşitli sektörlerde mevcut işbirliğinin daha da ilerletilebilmesi için yapılacak çalışmaların ele alınması masaya yatırıldı. Görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan onuruna akşam yemeği verilecek.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan ziyareti sonrası ikinci durağı olan Katar’a hareket edecek.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Körfez ülkeleri ziyareti kapsamında ilk durağı olan Suudi Arabistan’da El Salam Sarayı’nda Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman tarafından resmi törenle karşılandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Körfez ülkelerine yönelik resmi ziyaretleri çerçevesinde ilk durağı olan Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde temaslarına başladı. Erdoğan, Al Salam Kraliyet Sarayı’nda Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman tarafından resmi törenle karşılandı. İki ülke marşlarının okunduğu törende Erdoğan, karşılama kıtasını selamladı. Törenin ardından Erdoğan ve Veliaht Prens Selman, önce heyetler arası görüşmeye geçti. Heyetler arası görüşmede ekonomi ve yatırım alanlarındaki projeler başta olmak üzere çeşitli sektörlerde mevcut işbirliğinin ilerletilebilmesi için yapılacak çalışmaların ele alınacağı belirtildi.
“KÖRFEZ ÜLKELERİ İLE İKİLİ TİCARET HACMİMİZ 22 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,Körfez ülkeleri ziyareti öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle; Ziyaretlerimiz esnasında öncelikli gündemimiz bu ülkeler ile önümüzdeki dönemde yürüteceğimiz ortak yatırım ve ticari faaliyetler olacak. Kazan-kazan anlayışı ile neler yapabileceğimizi değerlendireceğiz. Körfez ülkeleri ile ikili ticaret hacmimiz son 20 yılda 1,6 milyar dolardan yaklaşık 22 milyar dolara yükseldi. Düzenlenecek iş forumları ile bu rakamı çok daha ileriye taşımanın yollarını arayacağız. Özellikle İslam dünyasında yaşanan krizler, Türkiye ve Körfez ülkeleri arasında yakın istişare ve iş birliğini gerekli kılıyor. Ziyaretlerimiz esnasında kardeş ülkelere nasıl yardımcı olacağımızı da enine boyuna konuşma fırsatı bulacağız.
“KATAR İLE İLİŞKİLERİMİZ HER DÜZEYDE MÜKEMMEL ŞEKİLDE SEYREDİYOR”
Cidde’nin ardından stratejik ortağımız ve yakın iş birliği içinde olduğumuz dost ve kardeş Katar’ı ziyaret edeceğiz. Katar ile ilişkilerimiz her düzeyde mükemmel şekilde seyrediyor. Ziyaretimiz vesilesiyle ikili münasebetlerimiz yanısıra mevcut bölgesil meseleler hakkında fikir teatisinde bulunacağız. Körfez turumuzun son durağı ilişkilerimizin her alanda gelişme gösterdiği Birleşik Arap Emirlikleri olacak. Birleşik Arap Emirlikleri, Körfez bölgesinde ticaretimizin son dönemde en yüksek seyrettiği ülkedir. Bu rakamı iki ülkenin gerçek potansiyeline yaraşır bir seviyeye çıkarmak istiyoruz. Bu üç ülkeyi ziyaretimizde ayrıca Türkiye’nin gurur kaynağı olan elektrikli otomobilimiz Togg’un muhataplarımıza hediye olarak verilmesi teşkil edecek. Abu Dabi’deki temaslarımızın ardandan Kıbrıs Barış Harekatı’nın 49. yıldönümü münasebetiyle düzenlenecek 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerine katılmak üzere Lefkoşa’ya geçeceğiz. Ziyaretim vesilesiyle Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ile bir araya gelerek Türkiye-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilişkilerinin daha da güçlendirilmesi amacıyla atılacak adımları ele alacağız. Ercan Havalimanı’nın yeni terminal ve pistinin açılışını gerçekleştireceğiz.
SURİYE İLE İLİŞKİLER
Bizim Suriye ile kapıyı kapama gibi bir durumumuz söz konusu değil. Kapı açık, bu dörtlü zirvelerle ilgili de biz yine hem bu dörtlü zirveler yapılsın ama biz Beşer Esed ile de görüşme noktasında kapalı değiliz. Görüşürüz, bütün mesele onların bize yaklaşım tarzı önemli. Şu anda tabi Suriye’de Esed maalesef Türkiye’nin kuzey Suriye’den çıkmasını istiyor. Böyle bir şey olamaz. Çünkü biz orada terörle mücadele ediyoruz. Sınırlarımızdaki teröristlerle mücadele ediyoruz. Yani sınırlarımızda bu teröristler varken nasıl çıkarız? Devamlı oradan tehdit altında olan bir Türkiye var. Aynı ifadeyi farklı ülkelere kullanabiliyor mu? Kullanamıyor, onun için de adil yaklaşım arıyoruz. Bu adil yaklaşım olduktan sonra mesele yok bunların hepsini aşarız.