Gülden Çoktan – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü etkinlikleri kapsamınd İletişim Başkanlığı, İstanbul Valiliği ve Üsküdar Belediyesi iş birliğinde düzenlenen Beylerbeyi Stadyumu’ndaki “Türkiye Yüzyılının Kahramanları” programında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında özetle şu mesajalrı verdi:
NOT ETTİK: 15 Temmuz’un 7. yıl dönümünde 85 milyon olarak yine tek yürek, tek bileğiz. Şehit düşen tüm kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim şehitlerimizi cennetiyle müşerref kılsın. Gazilik payesiyle şereflenen tüm kardeşlerime, ülkem ve milletim adına şükranlarımı arz ediyorum. Kalkışmanın ilk anından itibaren sokağa çıkan darbecilere geçit vermeyen herkese şahsım ailem ve milletim adına sonsuz teşekkür ediyorum. Biz şehitlerin yaşadığına inanan ve şehitleriyle yaşayan bir milletiz. Onların canlarına kastedenleri unutmamak bizim görevimizdir. O tarihi gecede kimin nerede durduğunu not ettik. FETÖ’cü hainleri tanıdığımız gibi, hainlere arka çıkan mihrakları, destek veren odakları da hafızamıza silinmeyecek bir şekilde kaydettik. Millet canı pahasına darbeye direnirken, hainlere alkış tutan o habis elleri, insanlar şehadete koşarken darbecilerle anlaşıp tankların arasından kaçan korkakları, daha 15-16 yaşındaki gencecik çocuklar toprağa düşerken, bu çocukların katillerine kadeh kaldıran haysiyet fukaralarını unutmuyoruz.
UNUTTURMAYACAĞIZ: Merhum Aliye İzzetbegovic, ‘Unutulan soykırım tekrar yaşanır’ diyor. Rahmetli Mehmet Akif ise ibret alamayanlar için tarihin tekerrür edeceğini uyarıyor. 15 Temmuz’u unutursak, mazlumlarını haklarını çiğnetmiş oluruz. Unutursak, her yaştan kahramana mahcup oluruz. Unutursak, benzer felaketlerin tekrar yaşanmasına yol vermiş oluruz. Unutulan soykırım gibi unutulan ihanetin de çok daha kalleş ve sinsi şekilde bizi sırtmızdan vuracağını aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu nedenle 15 Temmuz’u Demokrasi ve Milli Birlik Günü ilan ettik. Pusuda bekleyen odaklara hep beraber net bir mesaj yolluyoruz. 15 Temmuz’un üzerinden değil 7 yıl, 70 yıl geçse de 15 Temmuz’un unutulmasına ve unutturulmasına izin vermeyeceğiz. Evlatlarımızın kanını akıtan alçaklara öfkemizi dinç ve diri tutacağız.
DÖNÜM NOKTASI: Milletlerin tarihinde bazı dönüm noktaları vardır. 15 Temmuz bizim açımızdan işte böyle bir kilometre taşıdır. Bir kez daha hatırlatmak isterim ki; biz sadece darbe teşebbüsü püskürtmekle kalmadık, milletçe şanla şerefle gururla anlatılacak bir destan yazdık. Milli iradenin tankla, tüfekle, uçaklarla teslim alınamayacağını tüm cihana deklare ettik. Türkiye’nin geçilmez olduğunu işgalcilere ve piyonlara bir kez daha hatırlattık. Nasıl tek yürek olunacağını tüm dünyaya gösterdik. Her yaştan her zümreden insanın bağımsızlığı söz konusu olunca bir gecede nasıl kenetlenebileceğini ortaya koyduk. 15 Temmuz bizim onurumuzdur, şeref madalyamızdır. 15 Temmuz istiklal beyannamesidir. Temiz alınlarına dayanan namlulara aldırmayıp ülkesi için direnenlerin direnişidir. Milletimiz canı pahasına hainlere ‘dur’ demiştir.
ÜRKEK, KORKAK, PISIRIK: Atatürk Havalimanı’nda saat 23.15’te havalimanına gelen bay bay Kemal’in tankların arasından nasıl sıyrıldığını biliyorsunuz. Tankların arasından FETÖ’cüler bay bay Kemal’i alıp Bakırköy Belediyesi’ne götürdüler. ‘Erdoğan’ın geleceğinden haberim olsaydı, ben de beklerdim’ dedi. Ben de senin öyle gideceğini bilseydim, uçağımızı biraz erken indirip seninle orada buluşurdum. İnanalım mı? Bunlar ürkektir. Bunlar korkaktır. Bunlar pısırıktır, bunlardan bir şey olmaz.”
TOPYEKÛN İŞGAL GİRİŞİMİ: Kaldığımız yere gönderilen suikast timinden kıl payı kurtulduk. Benim korumalarım şehit oldular. 15 Temmuz öncelikle bize ve hükümetimize karşı yapıldı ancak 15 Temmuz’un asıl muhatabı milletti. Türkiye topyekûn işgal girişimine maruz kaldı. Darbecilerin hedefindeki kurumlara baktığımızda bunu çok net bir şekilde görebiliyoruz. Milletin evi olan Cumhurbaşkanlığı Külliye’miz bombalandı. Milli iradenin tecelligahı olan TBMM bombalandı. MİT, Özel Harekat Başkanlığımız, Ankara Emniyet Müdürlüğümüz çok ağır saldırıya uğradı. Türkiye Cumhuriyeti’nin sembollerini hedef aldılar.
MEHMETÇİK’İ YEDİRMEYİZ: Milletimizin orduyla arasını açmayı hedeflediler. Bizim askerimizin adı Mehmetçik’tir. Neden askerimize Mehmetçik demişiz? Küçük Muhammet adına Mehmetçik demişiz. Hiçbir ülkede böyle bir isim yok. Mehmetçik’i yedirmeyiz, gereği neyse yaparız. Kamu kurumları içinde güvensizlik oluşturarak zaaf oluşturmaya çalıştılar. Doğu ile batıyı, Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan köprünün işgal edilmesi de kuşkusuz bir mesajdı. İşte o köprü burada. Ne oldu? Benim milletim kadınıyla, erkeğiyle tankların altına yattı. Ve orada direndi, köprümüzü işgal edilmedi. ‘Köle olmayacağız’ dedik, ‘Devletimizi parçalatmayacağız’ dedik, ‘Türkiye’yi işgal ettirmeyeceğiz’ dedik, ‘Şanlı bayrağımızı indirtmeyeceğiz’ dedik. Bir gecede kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla 253 vatan evladını şehit verdik ama yurdumuzu alçaklara uğratmadık. Mabetlerimizin üzerine namahrem eli değdirtmedik.
15 TEMMUZ RUHU: 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar Çanakkale’yi, Sakarya’yı, Dumlupınar’ı anlayamazlar. 15 Temmuz ruhunu anlamayanlar, milletimizin kodlarındaki istiklal aşkını anlayamazlar. 15 Temmuz’u anlamayanlar ‘Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal’ mısrasının manasını anlayamazlar. 15 Temmuz direnişini lekelemeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Canıyla imtihan edilip imtihandan geçen milletimizin irfanını ölçmeye 15 Temmuz’a kontrollü darbe iftirası atan gafillerin kıraatı yetmez. 15 Temmuz’un sulandırılmasına ne biz ne de milletimiz izin vermeyecektir.
‘Tepelerine iniyoruz’
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilk defa sandık aracılığıyla yönetim sistemini değiştirme başarısı gösterdiklerini aktaran Erdoğan, “Sivil iradeyi tüm unsurlarıyla hakim kılarak Türkiye’yi siyasi istikrarsızlık, sosyal kaos ve darbe girdabından kurtarmış olduk. Ülkemiz ayağına vurulan prangaları söküp attıkça çıkarlarını daha güçlü savunmaya, hakkını daha dirayetli bir şekilde aramaya başladı. Ordumuz, emniyet teşkilatımız, mülkiye ve adliye teşkilatlarımız, FETÖ’cü hainlerden temizlendikçe asli görevlerini daha iyi yapar hale geldi. Bölücü terör örgütü mensupları başlarını kaldırdıkları anda devletimizin demir yumruğunu tepelerine indiriyoruz. Devletimizin tüm diplomatik, siyasi, adli ve istihbari imkanlarını kullanarak FETÖ’cülere dünyayı dar ediyoruz. Dünyanın birçok ülkesinde eğitim kurumu kılıfı altında faaliyet gösteren fitne yuvalarının kapatılmasını sağladık. Yüzden fazla firari örgüt mensubunun ülkemize iadesini gerçekleştirdik. Son olarak NATO zirvesinde FETÖ’yle birlikte diğer terör örgütlerine karşı tavizsiz duruşumuzu bir kez daha ifade ettim” dedi.