Eşik, dönüşüm metaforlarının etrafında şekillenen, performatif bir mekân, tiyatral bir geçişler sergilemesi olan “Açık Yapıt”, insanlık tarihi boyunca güç, sınırları belirleme, toplumsal hiyerarşi temsili olan kavramların anlamları üzerine tartışmayı temel alıyor. Tıpkı bir enstrüman gibi çalışan hareketli ve sesli yüzeylerin oluşturduğu soyut kapılar ve dolaşım plânı ziyaretçiyle etkileşime geçerek yerleşimin bir parçası hâline dönüştürüyor.
Algı ve madde üzerinden bir deneyim sunan “Açık Yapıt”, temellerini kapı, geçiş ve eşik kavramları üzerine kuruyor. Yerleştirme, anıtsal bir diziliş ve büyüklükte öne çıkarken ziyaretçilerin bu deneysel mekâna temas etmesi ile dokunulmazlık yerini sessellik ve esneklikliğe devrediyor. Yerleştirme bir diğer taraftan yeni dünyaya dair nazik bir soru işareti bırakan bir oyun alanına davet ediyor.
Açık bir karşılamanın temsili olarak kapıların birbiriyle bağlanıp bir duvar ya da koridor oluşturmasından öte yerleştirme bir forma dönüşmekten uzak duruyor. İnsanlık tarihi boyunca yerleşmiş formlar “Açık Yapıt” üzerinde konuşuyor.
Melek Zeynep Bulut hakkında:
Melek Zeynep Bulut’un çalışmaları mimarlık, heykel, psikoloji ve davranış bilimlerinin bir sentezidir. Yapıtlarında soyut ve somut deneyimler, heykel-mekan, mekan-içgüdüsel deneyim analizleri ile işlenir ve yapıtlarını kamusal alana bir temas nesnesi olarak yerleştirir, sahneler yaratır. Görsel algıyı fiziksel ve ruhsal boyutta sorgulatır, bu deneyim yeni dünya, insan ve toplum için bir “yeni iletişim”dir.
1989 İstanbul, Beyoğlu doğumlu sanatçı, resim ve heykel temelli eğitiminin ardından mimarlık ve tasarım alanında lisans ve yüksek lisans eğitimlerini tamamladı. Halen hem İstanbul hem de Paris’te multidisipliner bir stüdyo olarak üretimlerini sürdürmektedir.