Türkiye, 14 ve 28 Mayıs seçimlerini geride bıraktı.
Sandıktan çıkan sonuca göre Meclis’te çoğunluğu Cumhur İttifakı alırken Cumhurbaşkanlığını da Recep Tayyip Erdoğan kazandı.
Hal böyle olunca özellikle CHP ve İyi Parti’de moraller bozuldu.
İki partide de iç hesaplaşma yaşanırken, ittifakın diğer ortağı olan Deva, Gelecek, Saadet ve Demokrat Parti’de ise durum farklı.
Milletvekilliği seçimine CHP listelerinden giren küçük ortaklar, Meclis’e CHP oylarıyla soktukları vekillerle kazançlı durumda.
CHP dağıttıkça dağıttı: 39 vekil küçük ortaklara gitti
CHP sıralarından seçime giren küçük ortaklardan DEVA 15, Gelecek ve SP de 10’ar, Demokrat Parti 3, TDP ise 1 olmak üzere toplam 39 vekil çıkardı.
CHP’nin geçmiş döneme göre milletvekili sayısında azalmaya neden olan formülün ardından Millet İttifakı’nın geleceği merak konusu oldu.
Geçtiğimiz gün Meclis’e CHP listelerinden giren Gelecek Partililer, CHP’ye istifa dilekçesini sundu.
Gelecek Partililer, CHP’ye istifasını sundu
Böylelikle Gelecek Partililer Meclis’te kendi gruplarını kurabilecek.
Gelecek Partisi’nin yanı sıra İyi Parti cephesinden de bu ittifakın bir seçim ittifakı olduğu ve bittiğine yönelik bir açıklama yapıldı.
İyi Parti: 28 Mayıs itibari ile seçim ittifakı bitmiştir”
İyi Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, “Millet İttifakı bir seçim ittifakıdır. 28 Mayıs itibari ile seçim ittifakı bitmiştir” dedi.
Yaşananların ardından ise Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’ndan dikkat çeken bir açıklama geldi.
Karamollaoğlu, seçim sonuçları ve Millet İttifakı’nın geleceğiyle ilgili konuştu.
“Millet İttifakı’nın sürekli olması gibi bir konu olmaz”
Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan Karamollaoğlu, “Millet İttifakı’nın sürekli olması gibi bir konu olmaz. Millet İttifakı bu sefer uzun sürdü. Şundan dolayı uzun sürdü: Bizim esas derdimiz hükümet olmak değil, esas derdimiz sistemi değiştirmek. Tek kişinin yönetimiyle bu olmuyor sıkıntı doğuyor.” dedi.
“Şartlar bundan sonra nasıl değişir, nereye evrilir bilmiyoruz”
Karamollaoğlu konuya ilişkin sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hakikaten bu sistem işlemiyor, diktatörlüğe evriliyor. Onun için derdimiz oydu. Ama o değişikliği yapana kadar Türkiye’nin problemleriyle ilgilenmeden olmaz. Onun için de bir bakıma geçici bir hükümetin kurulması gerekirdi. Orada da cumhurbaşkanlığı yardımcılığı vs gündeme geldi. Şimdi şartlar bundan sonra nasıl değişir, nereye evrilir bilmiyoruz. Onu da inşallah önümüzdeki aylarda görüşerek bir noktaya geliriz.”