Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut tarafından açılan tesis, ileri teknoloji barındıran özellikleriyle dikkat çekiyor. Merkez, 200 ileri teknolojili makine ve ekipmanı ile iş yapma kültürünü geliştirecek, yenilikçi ürün ve süreç geliştirilmesine katkı sağlayacak. Bu sayede işletmelerin AR-GE maliyetlerinin azalması hedefleniyor. Açılışta konuşan Varank, “Ülkemize ilk defa gıda sanayine yönelik bu kapsamda ve geniş imkanlara sahip bir altyapı kazandırmayı başarmış oluyoruz” dedi.
Gıda ve içecek sektörü yenilikçi ürünlerini tasarlayacağı, geliştireceği ve analiz edeceği teknolojik bir altyapıya kavuştu. Gıda Ar-Ge ve inovasyon projesi INNOFOOD kapsamında, TÜBİTAK öncülüğünde Gıda İnovasyon Merkezi ve Türkiye Gıda İnovasyon Platformu (TÜGİP) kuruldu. Merkez ve platform, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin eş finansmanı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın desteği ile Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında faaliyete geçti.
Gıda ve içecek sektöründeki girişimciler için TÜBİTAK MARTEK kapsamında bir kuluçka merkezi olarak da görev yapacak. Tesiste, minimal işlenmiş gıdalar, fermente meyve ürünleri ve meyve suyu, fındık ürünleri, bitkisel ekstraksiyon ve çay, hazır yemek, deniz ürünleri, starter kültür ile süt ürünleri pilot üretim hatları yer alacak.
REKABET GÜCÜNÜN ARTIRILMASI AMAÇLANIYOR
TÜGİP ile gıda ve içecek sektörünün bölgesel ve uluslararası çapta yenilikçiliğe dayalı rekabet gücünün artırılması amaçlanıyor. Platform, gıda sanayinin sonuç odaklı Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını birlikte gerçekleştirmek üzere bilgi ve altyapı ihtiyaçlarını karşılayacak.
KAPSAYICI BAKIŞ AÇISI
‘Birlikte Geliştirme ve Birlikte Başarma’ yaklaşımı ile kurulan TÜGİP, Türkiye’nin gıda ve içecek sektöründe yer alan tüm paydaşlarını kapsıyor. İletişim ağı ve kümelenme platformu olan TÜGİP, firmaların ürün ve fikirlerini hayata geçirmeleri, inovasyon ve Ar-Ge maliyetlerini azaltmaları ve iş birliğinin gücünden yararlanmaları için bütünsel çözümler sunuyor.
KAPSAMLI AR-GE ÇALIŞMALARI
Gıda İnovasyon Merkezi, TÜBİTAK MAM Yaşam Bilimleri Gıda Araştırmaları Başkan Yardımcılığı bünyesinde Gebze’de 5 bin 800 metrekare kapalı alanda kuruldu. Merkezde, gıda sektörünün ihtiyaç duyduğu Ar-Ge ve inovasyon çalışmaları için 9 pilot ölçekli işleme hattı ve ileri gıda inovasyon laboratuvarı bulunuyor.
AYNI ZAMANDA KULUÇKA MERKEZİ
Merkezde 200 makine ve ekipman ile donatılmış minimal işlenmiş gıdalar, fermente meyve ürünleri ile meyve suyu, fındık ürünleri, bitkisel ekstraksiyon ve çay, hazır yemek, deniz ürünleri, starter kültür ile süt ürünleri işleme hatları yer alıyor. Merkezde ileri gıda analizlerinin yapılabileceği 84 modern laboratuvar cihazı da bulunuyor. Merkez aynı zamanda gıda sektöründeki girişimciler için bir kuluçka merkezi olarak da tasarlandı.
İŞLEME HATLARINI RAHATLATACAK
Gıda sanayicilerinin makine ve insan kaynağı yatırımı yapmadan istifade edebileceği Merkez, işleme hatlarını durdurmadan yeni ürün geliştirme ve ürün iyileştirme faaliyetlerine müsaade ediyor. Merkez ile işletmeler uygun maliyetlerle ve kaliteli bir şekilde ölçeklendirme yapabilecek.
“KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLERİN GELİŞTİRİLMESİNİ ARZU EDİYORUZ”
TÜBİTAK’ın Gebze yerleşkesi Marmara Araştırma Merkezi’ndeki (MAM) açılışı yapan Bakan Varank, “Ülkemize ilk defa gıda sanayine yönelik bu kapsamda ve geniş imkanlara sahip bir altyapı kazandırmayı başarmış oluyoruz. Bu tesis ve platformla gıda ve içecek sektöründe Ar-Ge ve birlikte geliştirme kültürünün artmasını, katma değerli ürünlerin geliştirilmesini arzu ve temenni ediyoruz” dedi.
“ÜRETİM ÜSSÜ OLACAK“
Varank, gıda üretiminde sürdürülebilirliğin ve verimliliğin artırılmasının artık bir zorunluluk olduğunu vurgulayarak “Yeni dünya düzeninin sunduğu fırsatları da doğru şekilde kullanarak bu potansiyelimizi daha da geliştirecek ve ülkemizi bütün üretim alanlarıyla birlikte gıda üretiminde de dünyanın bir üretim üssü haline getireceğiz” diye konuştu.
“ÖLÇEK BÜYÜTME”
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ise Rekabetçi Sektörler Programı başlığı altında 2018’de INNOFOOD projesine başladıklarını söyledi. O gün gıdaya olan ihtiyaç ile pandemi sonrası düşünüldüğünde nasıl doğru bir başlangıç yaptıklarının ortaya çıktığını ifade eden Prof. Dr. Mandal, Gıda İnovasyon Merkezi ile laboratuvarda geliştirilen çalışmaların ürünleşme yani seri üretim öncesinde 9 farklı gıda sektörüne yönelik ölçek büyütmenin hedeflendiğini bildirdi.
“REKABET ÖNCESİ İŞ BİRLİĞİ”
Prof. Dr. Mandal, TÜGİP’e üye 78 şirketin birbirlerinden öğrenecekleri bir model geliştirdiklerinin altını çizerek “Rekabet öncesi iş birliğinin bir örneğini burada göreceğiz. Birlikte öğrenip birlikte geliştirecekler. Bir diğer başlık da burada 40 girişime ofis sağlayacak kuluçka merkezi olması. Bunu çok kıymetli buluyorum” dedi.
“BİRLİKTEN GÜÇ DOĞAR”
TÜBİTAK MAM Başkan Danışmanı ve INNOFOOD Proje Koordinatörü Doç. Dr. Cesarettin Alaşalvar da TÜGİP’in tüm gıda ve içecek sektörünün bir araya geldiği bir iletişim ağı bir kümelenme platformu olduğu belirterek “Birlikten güç doğar mantığıyla burayı özel sektörün hizmetine açtık. Gıda ve içecek sektörü ile beraber yeni ürünler geliştireceğiz. Ülkemize katma değer yaratacağız” diye konuştu. Büyük firmaların yenilikçi ürünler geliştirmek için işleme hatlarını durdurma şanslarının bulunmadığı vurgulayan Doç. Dr. Alaşalvar, “Büyük firmalar buraya gelerek ufak denemelerle sonuca ulaşabilirler” ifadelerini kullandı.
“LOKOMOTİF OLACAK”
Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak ise TÜGİP’in sanayinin ve start-up’ların gelişmesi için çok faydalı olacağını ifade ederek “Biz de bu projeden faydalandık. Bir ay önce yeni bir ürünümüz çıktı, propolisli boğaz spreyi. TÜGİP sayesinde geliştirdik. Sanayi ve TÜBİTAK iş birliğini çok önemsiyoruz. Kendi Ar-Ge merkezimiz de var. Burası ile eşleştirerek çalışıyoruz. TÜGİP, gıda sanayinin ilerlemesi için bir lokomotif olacak” dedi.
“SEKTÖRÜ DAHA İLERİ TAŞIYACAK”
Kızılay İçecek Ar-Ge ve Kalite Direktörü Tuğba Şimşek de TÜGİP’de gıda sektöründeki KOBİ’lerin ve büyük işletmelerin sürdürülebilirlik alanında proje gerçekleştirilebileceğine işaret ederek “Bu yapılanma sektörümüzü daha ileriye taşıyacak. Kızılay İçecek olarak Ar-Ge çalışmalarında burada yer almayı planlıyoruz” diye konuştu.
“MİNİMAL DENEMELER”
Ak Gıda Ar-Ge Merkezi Yöneticisi Ayşen Can ise burada birçok işletmenin aktif olarak kullanabileceği pilot tesislerin mevcut olduğuna değinerek “Bizler gibi büyük tesisler, üretim denemelerini büyük tonajlarda gerçekleştiriyoruz. Burada minimal çapta denemeler ile verimli projelere imza atabileceğiz. Hayal ettiğimiz bazı şeyleri üretim hatlarında denemek mümkün olmuyor. Burada 100 litre sütle istediğimiz denemeyi gerçekleştirebileceğiz” ifadelerini kullandı.