Alp Ustaoğlu yazdı: Kortlarda Paris ruhu

Yılın Roland Garros zamanı yine geldi, turnuva Paris’te 22 Mayıs Pazartesi günü eleme maçları ile başlıyor, 28 Mayıs Pazar günü ise 2 hafta sürecek ana tablo maçlarına geçilecek ve turnuva 11 Haziran Pazar günü sona erecek.

Roland Garros’u bu sene de akredite yazar olarak Paris’te takip edeceğim, turnuva boyunca ve sonrasındaki tüm gelişmeleri sizinle paylaşıyor olacağız. Fransa Açık’ın gerek ruhu, gerekse zorluk derecesi ile diğerlerinden ayrılan bir yapısı var. Paris’in en büyük farkı belirsizliğinde yatıyor, buraya hiçbir tenisçi favori olarak gelmiyor. Çünkü Paris’te her an her şey olabilir. Bunun örnekleri daha önce görüldü, çoğu favori ilk turlarda havlu attı.

Ancak Rafael Nadal yazılı olmayan kuralları değiştirdi. Roland Garros’ta tam 14 şampiyonluk kazanan ve burası benim diyebilen tarihteki yegane oyuncu olan Nadal bu kez sakatlığından dolayı Roland Garros’a katılamayacak. Bu gelişme turnuva yönetimi için şok oldu, Nadal’ı Roland Garros’un ‘lokomotif ruhu’ ilan eden, kort bölgesinin içinde tarihteki en önemli Fransız tenisçileri ile beraber Nadal’ın heykelini diken yönetim, İspanyol oyuncunun çekilme kararı ile en baştan ruhunu kaybetmiş gibi görünüyor. Bu şekilde 1999’dan bu yana ilk defa Paris Açık Federer ya da Nadal’sız olmadan oynanacak. Bu seneDjokovic büyük üçlünün tek temsilcisi olarak Paris’te mücadele edecek.

Teniste toprak sezonu nisanla beraber başlıyor ve aslında Roland Garros’a hazırlık anlamına da gelen pek çok turnuva oynanıyor. Bunların içinde Madrid, Monte Carlo veya Roma gibi Masters 1000 seviyesinde olan turnuvalar var. Bu sene genel sonuçlara baktığımızda toprak sezonunda nisan ve mayıs aylarında kadınlarda ve erkeklerde genellikle ilk 10 sırada bulunan oyuncuların iyi sonuçlar aldığını gördük. Bu dönemde Carlos Alcaraz, Andrey Rublev, Iga Swiatek ve Aryna Sabalenka gibi oyuncular önemli şampiyonluklar kazandılar.

Böyle bir tablo bize Roland Garros için bir gösterge olabilir ancak hem erkeklerde hem de kadınlarda sıralamada biraz daha geride ‘başaltı’ pozisyonunda bulunan oyuncuların içinde favorileri yenebilecek pek çok isim olduğundan Paris için Amerika Açık veya Wimbledon’da olduğu gibi net tahminler yapabilmek mümkün değil. 25 Mayıs Perşembe günü ana tablo kura çekimi var, bunun sonucunda şekillenecek maç tablosu bize çok şey anlatacak, çünkü kura şansı favori oyuncular için final turlarına daha zinde başlayabilmek adına önemli. İlk 4 turu daha avantajlı bir kura ile geçebilmek zaten büyük bir fiziksel mücadele gerektiren turnuvada, 2.haftaya kondisyon ve motivasyon anlamında daha iyi başlamak anlamına geliyor.

PARA ÖDÜLLERİ ARTTI

Roland Garros’ta para ödülleri geçen seneye oranla yaklaşık %9 arttırıldı. İlk 3 turda ise bu oran biraz daha fazla, oyuncular % 11-13 arasında daha fazla kazanacaklar. Erkekler ve kadınlarda aynı para ödülünün uygulandığı sistemde teklerde şampiyon olan tenisçi 2.3 milyon euro, finalist ise 1 milyon 150 bin euro kazanacak. Çeyrek finalistler 400 bin euro, yarı finalistler ise 630 bin euro ödülün sahibi oluyor. Çiftlerde ise şampiyon takım 590 bin euro, finalistler ise 295 bin euro alacak.

TENİSTE PREMİER LİG ETKİSİ

Bir organizasyonun kalitesini aslında başaltı konumda olanlar, hatta ortadakiler belirliyor. Sporda en iyi örneklerden birisi ise futbolda Premier Lig. Organizasyonun başarılı olmasının en önemli sebebi orta seviye takımların kuvvetli olup rekabet ve kaliteyi arttırmasıdır.

Alt taraf kaliteli olunca üst tarafta kendini buna göre ayarlıyor. Teniste de özellikle 3-4 senedir benzer bir etki görmeye başladık. Kadınlar ve erkeklerde üst sıraları zorlayacak oyuncu çıkmaya başladı. Federer veya Nadal’ın domine ettiği yıllarda ‘alt sıra’ etkisi hissedilmiyordu, ama şu anda erkekler tenisinde de sürpriz oranı arttı. Durum böyle olunca sürprize açık olan Roland Garros’ta bu sene de farklı sonuçlar görebiliriz. Örneğin geçen sene kadınlarda Martina Trevisan ve Daria Kasatkina yarı final oynadı. 2022 erkekler daha favorilerin kontrolünde geçti ama bu sene daha güçlenmiş Holger Rune gibi pek çok oyuncunun varlığı turnuvayı belki de hiç olmadığı kadar sürprize açık hale getiriyor.

Oyunculara kısaca bakacak olursak; erkeklerde Carlos Alcaraz Paris’e favori olarak geliyor, Djokovic ise şampiyon olup toplam grand slam şampiyonluk sayısında 23’e ulaşarak rekor kırmak isteyecek. Casper Ruud, Andrey Rublev gibi isimler rahatlıkla 2. haftayı görecek gibi duruyorlar. Erkeklerde Rune gibi tüm favorileri yenebilecek oyuncuların varlığı heyecanı arttıracak.

Kadınlarda ise sakatlık sorunu yaşamazsa Iga Swiatek olağan favorilerden birisi, aynı şekilde Ons Jabeur’un durumunu da sakatlık seviyesi belirleyecek. Son dönemde nihayet daha kompakt bir oyuna evrilen Aryna Sabalenka bir başka favori. Elena Rybakina ise Roma finalini görüp Paris’e gelecek, o da oyun tarzını toprağa iyi adapte etmiş görünüyor. Kadınlar tenisinin yapısı farklı sonuçlar üretebiliyor. Örneğin bu hafta Roma’da Anhelina Kalinina Elena Rybakina ile final oynayacak. Bu anlamda Barbora Krejcikova’nın 2021 şampiyonluğu gibi kadınlarda bu sene Paris’te yeni bir şampiyon görme olasılığımız hiç az değil.

ZORLU ELEME MAÇLARI

Ana tabloya katılabilmek için dünya sıralamasında gerilerde olan oyuncular eleme oynuyorlar. Ana tablonun ilk turuna kalabilmek bile 69 bin euro ödülü ve kariyerde seviye atlamak anlamına geliyor. Bu yüzden elemeler oyuncuların kıyasıya mücadele ettiği maçlara sahne oluyor. Genellikle ana tablo maçlarının gölgesinde kalan elemelerde belki ana tablo maçlarında bile rastlayamayacağınız ölçüde keyifli maçlar seyredebilirsiniz.

ÖZEL BİR ZEMİN

Paris’teki kortlardaki zeminin en önemli kısmı en üstteki 1-2 mm kalınlığında olan kırmızı tuğla tozundan oluşuyor. Bu malzeme 50 yıldır Paris’in kuzeyinde üretiliyor. Sadece Fransa’da üretilen bir tuğla tipi ezilip toz haline getiriliyor ve özel işlemlerden geçerek kortta gördüğümüz kadifemsi toprak formatına dönüşüyor. Üretim yapan fabrika Roland Garros için her sene 80 ton toprak üretimi yapıyor. Fakat bu özel toprak zeminin sadece 1-2 mm.sini oluşturuyor. Onun altında 6-7 cm. ezilmiş beyaz kireçtaşı, 7-8 cm. kömür artığı ve 30 cm ezilmiş çakıl bulunuyor. Ancak farkı yaratan en üstteki özel toprak. Her sabah gün başlamadan önce tüm kontroller yapılıp, özellikle stadyum kortlarda zemine toprak takviyesi ve bakımı yapılıyor.

EFSANELER SAHNEDE

Her sene düzenlenen ‘The Trophee Des Legendes’ bu sene de 6-11 Haziran tarihleri arasında Suzanne Lenglen kortunda yapılacak. Aralarında John Mc Enroe, Mats Wilander, Michael Chang, Mansour Bahrami, Kim Clijsters, Gabriela Sabatini gibi çok sayıda efsane oyuncu çiftler ve karışık çiftler maçları ile izleyicilerin önüne çıkacaklar. Ağırlıklı olarak gösteri havasında geçen maçlar çok ilgi görüyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir