Koronavirüs salgını ve ardından patlak veren Rusya-Ukrayna savaşı küresel ekonomik sıkıntıları peşinden getirdi.
2 yıllık salgın sürecinde hammadde tedariki ve istihdam gibi sorunlar, savaşla beraber gelen enerji ve üretim kriziyle derinleşti.
ABD Merkez Bankası FED’in bu gelişmeler karşısında uzun yıllar sonra rekor düzeyde faiz artırımı da eklenince Avrupa Birliği ortak para birimi euro sallandı.
Euro, dolar karşısında çakıldı
Tarihinde 2002 yılında 1 dolara eşit olan ve en düşük değerini 2001’de 0,83 dolarla geçiren euro, bugün itibarıyla 1,02 dolara kadar geriledi.
Uzmanlar bunun nedeninin yukarıda sayılan sebepler nedeniyle yaşanan resesyon, yani ekonomik durgunluk endişesi olduğuna dikkat çekiyor.
Olumsuz senaryoların dile getirildiği tablo karşısında olumlu beklentiler de yer buluyor.
“Krizi fırsata çevirmek”
Bunun en belirgin olanı ise “krizi fırsata çevirmek” deyimiyle açıklanıyor.
Alman yayın organı Deutsche Welle (DW) Türkçe’de yayınlanan bir makaleye göre düşük değerli euro, Avrupa’da ekonomiyi yeniden canlandırabilir.
“Düşük euro ihracatı artıracak”
Buna göre kıtada yaşanan ucuzluk nedeniyle ihracat yapan firmaların elleri güçlenecek.
İhracat rakamları arttıkça ekonomide canlanma yaşanacak.
Konu Türk Lirası olunca tutum farklı
DW’nin bu analizine karşı Türkiye’de de kur artışlarından sonra ortaya atılan ihracatı artıracağı yönündeki argümanlar büyük tartışmalara neden olmuştu.
Türkiye’de yayın yapan DW ve benzeri batılı yayın organları Türkiye’nin bu ihracat temelli ekonomi polikasını eleştiren içeriklere yer vermişti.
Söz konusu bu son analiz batı medyasının iki yüzlülüğünü bir kez daha gözler önüne serdi.