Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle; Milletimizin ve Adıyamanlı vatandaşlarımızın bir kez daha başı sağ olsun. Bir yardımlaşma ayı olan Ramazan- Şerif’i deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın yükünü hafifletmek için vesile haline getirmek istiyoruz. Ramazan’ı buruk geçirmemeniz adına elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Tam bir seferberlik ruhuyla bu zor günlerinden üstesinden hep birlikte geleceğiz. Devletimizin ilgili kurumlarının yanı sıra belediyelerimizim tüm imkanlarını bölgeye yönlendirdik. Adıyaman’ı toplam 53 belediyemizle kardeş kıldık. Her alanda sizlerin yanında olacak. Deprem bölgesinde hayat tamamen normalleşene kadar belediyelerimiz faaliyetlerine devam edecek. Sizleri yalnız bırakmayacak, burada yürütülen çalışmaları takip etmeyi sürdüreceğiz.
Biz, bu millete aşığız. Biz dertliyiz, dertli olduğumuz içinde bu süreç devam ettiği sürece ben ve arkadaşlarım her an sizinle beraber bu yolda yürüyeceğiz. Milletin derdiyle dertlenmedikten sonra vatandaşınızın sıkıntısını yüreğinizde hissetmedikten sonra, ne siyasetin ne makamların ne de milletin iradesiyle geldiğiniz koltukların herhangi bir anlamı değeri vardır. Sizlere karşı görevlerimizin bilincindeyiz. Gittiğimiz her yerde vatandaşlarımız bizlere şunları söylüyor: Başkanım ne olur bizi bunların eline bırakmayın diyor. Milletimizin omuzlarımıza yüklediği ağır mesuliyetin farkındayız. Bu umudu boşa çıkarmamakta kararlıyız. Gecemizi gündümüze katarak çalışacağız, çalışacağız, daha çok çalışacağız ve böylece sizinle el ele omuza omuza bu yolda yürüyeceğiz. Adıyamanlılarla birlikte hiçbir kardeşimize mahçup olmayacağız. Şehrimize toplamda yaklaşık 50 bin konut inşa edeceğiz. Bunları da 1 sene içerisinde tamamlayıp hak sahiplerine teslim edeceğiz.
KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİNDE DAHA KARARLI DAVRANACAĞIZ
Deprem sınamasından alnının akıyla çıkan TOKİ’mizi bu süreçte çok aktif şekilde kullanmayı hedefliyoruz. Pek çok zorlukla karşılaştığımız kentsel dönüşüm projelerinde artık daha kararlı davranacağız. Ne gürültü patırtı yapanların ne de ideolojik taassupla hareket eden marjinal çevrelerin, kentsel dönüşüm çabalarımızı engellemesine göz yummayacağız.
Türkiye; kurumlarıyla, kapasitesiyle, ekonomik gücüyle, vatandaşının huzur ve refahını her şeyin üstünde tutan iktidarıyla verilen sözleri yerine getirecek kudrete sahiptir.