Yapılan keşif, enerjinin direnç olmaksızın şebekelere iletilmesini ve sadece bu sayede saatte 200 milyon megawatt enerji tasarrufunun sağlanabilmesini mümkün kılabilir. Bununla birlikte bilim insanlarının yüz yıldır verimli bir şekilde hayata sokmak istediği nükleer füzyonun anahtarı da yine bu malzemede olabilir. Yeni malzeme sadece bu alanlarda değil, havadan giden yüksek hızlı trenler, MRI, bellekler, elektronik devreler gibi iletkenliğe ihtiyaç duyulan her alanda kullanılabilir.
Enerji ve teknoloji için tarihi bir keşif
Makalede, elde edilen lutesyum-azot-hidrojen bileşiğinin başlangıçta “parlak mavimsi bir renkte” olduğu belirtiliyor. Bileşiğin daha sonra bir elmas örs (yüksek basınç için gerekli) hücresinde sıkıştırıldığında, “şaşırtıcı bir görsel dönüşüm” yaşayarak süperiletkenliğin başlangıcındaki mavi renkten pembeye ve ardından süperiletken olmayan parlak kırmızı metalik bir duruma döndüğü söyleniyor.
Dias, malzemenin renginden dolayı “Redmatter” olarak adlandırdıklarını ve bunun neden olarak ise, “Bu yoğunlukta renkler gördüğüm için şok olmuştum. Bir malzemede hiç böyle bir renk değişikliği görmemiştim. Spock’ın 2009 yapımı popüler Star Trek filminde yarattığı bir malzemeden esprili bir şekilde bu durumdaki malzeme için ‘reddmatter’ kod adını önerdik.” açıklamasını yaptı.
Füzyon enerjisi için önemi büyük
Keşfedilen bu süper iletken malzemenin en büyük kazanımını nükleer füzyonda görebiliriz. Dias, nitrojen katkılı lutesyum hidrürün, füzyon elde etmek için tokamak makinelerinin geliştirilmesindeki ilerlemeyi büyük ölçüde hızlandıracağını öngörüyor. Buradaki haberimde ABD’nin lazer kullanarak nükleer füzyonda bir ilki başardığını sizlere aktarmıştım. Dias’a göre lazerler yerine plazmayı tutmanın bir diğer yöntemi olan tokamaklar, keşfettiği malzeme ile birleştiğinde muazzam bir manyetik alan üretebilecek. Ona göre bu tam olarak “oyun değiştirici”.