HANİFE BAŞ- Depremin etkilerini sarmaya çalışan Gaziantep, üretim ve ihracatta hızla normale dönmek için çaba sarf ediyor. Bölgenin en önemli ekonomik gücü olan şehirde, işletmeler yüzde 75 kapasiteyle çalışmaya başladı. Gaziantep sanayi ve ticaret dünyasının, evi yıkılan veya hasar gören çalışanlara geçici barınma ve şirketlere finansman konusunda beklentileri var.
Yüzde 75 kapasite
Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım, Gaziantep’in ülke ekonomisinin lokomotif şehirlerinden biri olduğunu anımsatarak, “Böyle güçlü bir ekonominin böylesi büyük bir felaketten az hasar ile çıkması deprem bölgesinin yeniden yapılanması adına büyük bir fırsat diyebiliriz. Türkiye’nin en büyük Organize Sanayi Bölgesi, Gaziantep’te yer alıyor. Geniş bir sektör çeşitliliğimiz var. Tekstil, iplik, gıda, kimya ve ambalaj gibi sektörlerde 1.200 işletme faaliyet gösteriyor ve yaklaşık 260 bin kişiye istihdam ediyor. Şu an OSB’de hasar tespit çalışmalarının yüzde 95’i sonuçlandı. Birkaç işletmede hasarımız var. Bir de makinelerimizin hassas ayarlarında bozulmalar yaşandı bunları onarmak zaman alacaktır. Ama şu an işletmelerimiz yüzde 75 kapasiteyle çalışmaya başladı” dedi.
Yaşanan felaketin bölgedeki tedarik zincirinde ve nakit akışlarında aksamalar yaratacağına da dikkat çeken Yıldırım, “İşgücü göçüne sebebiyet verebilir. İş dünyasının psikososyal desteğe ihtiyacı olacak. Ayrıca bir dış ticaret kenti olarak İskenderun Limanı’nın aldığı hasardan dolayı yükün Mersin Limanı’na kayması ve yetersiz kalması birtakım olumsuzluklar yaratacak. Gaziantep olarak bundan sonraki süreçte hem kendi yaralarımızı sarmak hem de bölgenin yeniden yapılanması için çalışacağız. Depremden etkilenen illere elimizden geldiğince ağabeylik değil, kardeşlik yaparak birlikte iyileşeceğiz. Çünkü tek başına kimsenin bir şey yapma şansı yok” açıklamasını yaptı.
Ticaret odası olarak kendilerinin de KOBİ ve esnafa yönelik çalışmaları olduğundan da söz eden Yıldırım, deprem bölgesinde zarar gören işletmelere yönelik olarak çalışma ortamı, işgücü ve finansal destek sağlayacak eylem planı oluşturduklarını, bu amaçla bölgedeki KOBİ’lere ve halka hizmet verecek ‘GTO Bölgesel Yeniden Yapılandırma Merkezi’ni kurduklarını aktardı.
Dev mısır ve buğday siloları yerle bir oldu.
İhracatçı için liman önemli
Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, devam eden artçı depremler nedeniyle işlere eskisi gibi dönülemediğini, Gaziantep’in ihracatının şubat ayında yüzde 42.2 oranında düştüğünü aktardı. Kileci, “Gaziantep’in şubat ayı ihracatı 520 milyon 773 bin dolar oldu. Bölgenin Ocak–Şubat ayı toplam ihracatı ise 1,5 milyar dolar olarak gerçekleşti ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,2’lik bir azalış yaşandı” dedi.
Depremden Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman kadar etkilenmediklerini ancak bölgedeki üretim ve ihracatın birbirine bağlı olduğunu ifade eden Kileci, “Bölgenin ihracatının yüzde 90’ını gerçekleştiriyoruz. Üretim yaptırdığımız, ürün aldığımız iller var. Hepsi birbirine bağlı. Gaziantep’ın kısa çalışma ve kredilerden yararlanamayacağı konusunda bir algı oluşturulmaya çalışılıyor ama biz de en az depremle yerle bir olan şehirler kadar etkilendik. Şu anda hepimizin çalışması, her türlü işimize dönmemiz lazım. Deprem psikolojisinden çıkabilmek için maddi manevi çalışmak zorundayız” açıklamasını yaptı.
Kileci, ihracatçılar olarak en büyük sorunlarının İskenderun Limanı’nın bir süre hizmet veremeyecek olması olduğunu vurgulayarak, “Liman, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Orta Anadolu’nun yükünü çekiyor. Nasıl hammadde gelecek, nasıl ürün gelecek? Mersin Limanı bu kadar kapasiteyi kaldıracak güçte değil. Artık ürünlerimizi İzmir’e, İstanbul’a götürmemiz gerekecek, bu da bize ek maliyet getirecek. Rekabet şansımızı zorlaştıracak” değerlendirmesini yaptı.
Çalışanlara geçici barınma gerekiyor
Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Adnan Ünverdi, şehrin hızla normale dönmek için çalıştığını ancak son dönemde yaşanan artçı depremlerin tekrar moralleri bozduğunu söyledi.
İki hafta önce şevkle işlerine başladıklarını, işçilerden fireler olsa da pek çoğunun iş başı yaptığını dile getiren Ünverdi, şöyle konuştu: “Ama artçı depremler tekrar insanların psikolojisini bozdu. Devamlı deprem psikolojisiyle yaşamak zor. Konteyner kent kurma konusunda tüm çabamızı sarf ediyoruz. Bölgedeki nüfus çok fazla bu nedenle konteyner temininde güçlük çekiyoruz. Çalışanların geçici olarak barınabilecekleri alanlar yaratmaya çalışıyoruz. Şehir olarak kısa çalışma uygulamasına da alındık. Olumlu gelişmeler var inşallah bu süreçleri bir an önce atlatacağız.”