Betül Topaklı / Milliyet.com.tr – Deependra Garain, 1982 yılında Hindistan’da dünyaya geldi. Bir kız kardeşi ve bir abisi olan Deependra, anne ve babasıyla Burhanpur’da yaşıyordu. Yemek yapmayı çok seviyordu. Turizm otelcilik bölümünü bitiren Deependra, aşçılık yapmak istiyordu. Bunun için Dubai’ye gitti ve beş yıl kadar kentteki otel ve restoranlarda çalıştı. Deependra’nın 14 yıl öncesine kadar Türkiye’ye gelme gibi bir düşüncesi yoktu. Ta ki akrabalarının İstanbul’da tekstil işiyle uğraşmaya başlamasına kadar… İlk defa İstanbul’a gelen Deependra, 2009 yılında Çemberlitaş’ta Hint lokantası açtı ve dört yıl kadar da başarıyla işletti. Ancak sonraki yıllarda Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz onu da etkiledi ve restoranını kapatarak Hindistan’a dönmek zorunda kaldı. Ancak Deependra Türkiye’de yaşadığı süre boyunca ülkemizi ve insanını çok sevdi. Hindistan’a dönmüştü fakat aklı hale Türkiye’deydi. Deependra, o günleri şöyle anlatıyor:
“Türkiye’yi çok seviyorum. İstanbul’da restoran açtıktan sonra pek çok kez Kapadokya’ya geldim ve Kapadokya’yı İstanbul’dan daha çok sevdim. Çünkü İstanbul çok kalabalık bir şehir. Hindistan da çok kalabalık bir ülke ve ben kalabalığı sevmiyorum. Bu nedenle Türkiye’de otel ve restoran açarken Kapadokya’yı tercih ettim. 2017 yılında üç restoran açtım. Tabii Hindistan’a da her yıl gidiyorum. Kız kardeşim Amerika’da; abim, annem ve babam Hindistan’da yaşıyor. Hindistan’da da restoranım vardı ancak sürekli Kapadokya’da kaldığım için onu kapattım.”
‘KÜLTÜRLERİMİZ NEREDEYSE AYNI’
Deependra, Türkiye’yi çok tanımıyordu ancak İstanbul’a gelmesi onun hem ülkemizi yakından tanımasını hem de pek çok kişiyle tanışmasını sağlamıştı. Deependra, “İstanbul’da kaldığım süre boyunca Türkiye ve Hindistan kültürlerinin neredeyse aynı olduğunu gördüm. Sadece Türkiye’nin Avrupa’ya yakın olması biraz farklılık yaratıyor. Onun dışında aileler, arkadaşlar, çocuklar her şey aynı. Türk insanının, sıcak, samimi ve çok iyi olması benim Türkiye’de kalmamı sağladı” dedi.
ÇALIŞANLARI KAHRAMANMARAŞ VE HATAYLI
6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremler sırasında Deependra, Kapadokya’da işinin başındaydı. Depremler onun bulunduğu ili etkilememişti ancak çalışanlarının pek çoğu Kahramanmaraş ve Hataylıydı, haberi alır almaz da ailelerinin yanına gittiler. Yaşanan felaketi Deependra’yı çok derinden sarstı. Hindistan’da da bu tür doğa olayları oluyor ve çok sayıda can kaybı yaşanıyordu. Bu nedenle Deependra yaşanan acının nasıl bir şey olduğunu çok iyi biliyordu. Deependra afet bölgesine gidememişti ancak hemen Kahramanmaraş, Hatay ve Malatya’ya ulaşması için üç araca yardım malzemesi yükledi. Yardım etmeleri için Hintli aşçı ve çalışanlarını deprem bölgesine gönderdi.
OTELİNİ DEPREMZEDELERE AÇTI
Ayrıca Deependra, Kapadokya’da bulunan restoran ve otelinin kapılarını da aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun bulunduğu depremzedeye açtı. Her gün 150 kişiye kendi elleriyle yemek yaptı, Türkçe konuşabildiği için onlarla sohbet etti. Depremzedeler yemek yedikleri ve kalacak yerleri olduğu için çok mutlu oldular. Bir aile Deependra’ya, “4 gündür sadece bisküvi yiyorduk, bu yemekler bize çok zengin geliyor” dedi ve teşekkür etti. Bu durum Deependra’nın duygu dolu anlar yaşamasına neden oldu.
“Yaşlı bir depremzede teyzeyle konuştum. Eşini koronavirüs nedeniyle kaybetmiş. Bu nedenle İstanbul’da tek başına yaşıyormuş. Çocukları, ‘Anne, orada tek başına kalma Kahramanmaraş’a bizim yanımıza gel” demiş. O da İstanbul’daki evini satıp, Kahramanmaraş’tan ev satın almış. İki ay oturabildiği evinde depreme yakalanmış. Her şeyini kaybettiği için çok üzgün. ‘Başıma daha kötü neler gelecek, onu bekliyorum’ dedi. Anlattıkları ve yaşadıkları beni çok etkiledi.”
HİNDİSTAN TÜRKİYE İÇİN SEFERBER OLDU
Türkiye’de yaşanan depremlere Hindistan hükümeti ve halkı da kayıtsız kalmadı. Depremzedelere yardım için seferber oldular. Hindistan, ‘Dost Harekatı’ kapsamında Türkiye’ye ikinci gün Hint askeri uçağını gönderdi, hastane kurdu. Ulusal Afet Müdahale Gücü (NDRF) personelleri de kurtarma çalışmalarını artırmak için depremin vurduğu bölgelere konuşlandırıldı.
Hindistan’ın da bu süreçte Türkiye’nin yanında olduğunu söyleyen Deependra, “Hindistan Türkiye’ye yardım etmek için elinden geleni yapıyor. Bugüne kadar 6 uçak dolusu yardım malzemesi gönderdi. Şu anda da Hindistan’daki Türk konsolosluğunda Türkiye’ye gelmek için yardım malzemeleri bekliyor. Aralarında Hindistan, Avrupa ve Amerika’nın bulunduğu bir yardım organizasyonu ‘Türkiye’ye hangi malzemeler lazım?’, ‘Ne kadarlık bir tutar toplanması gerekiyor?’ diye benimle sürekli toplantı yapıyor. Çok yakın bir zamanda ihtiyacı olanlara vermek üzere Avrupa’dan 5 bin euro’luk bir yardım malzemesi gelecek” diyerek Hindistan’daki birçok yardım kuruluşunun Türkiye’ye yardım göndermeyi sürdürdüğünü dile getirdi.
‘ARKADAŞIM YARDIM ETMEK İÇİN HİNDİSTAN’DAN GELDİ’
Hindistan’daki yardım kuruluşlarının yanı sıra Deependra’nın ailesi ve arkadaşları da Türkiye’deki depremzedelere yardım etmek için adeta birbiriyle yarışıyor. Deependra, “Ailem ve arkadaşlarım her gün beni arayıp Türkiye’deki depremzedelerin durumunu soruyor ve onlar için yapabilecekleri hakkında bilgi ediyor. Mühendis olan bir arkadaşım ise deprem olduğunu duyar duymaz Hindistan’dan İstanbul’a geldi. Beni arayarak deprem bölgesine nasıl gidebileceğini sordu. Adana’ya yönlendirdim. Türkçe bilmediği için çok sıkıntı çekmesine rağmen enkaz altındakileri kurtarmak için elinden geleni yaptı. Bir hafta deprem bölgesinde kaldı. Dönerken beni aradı ve deprem bölgesinde gördüklerini anlatırken gözyaşlarını tutamadı” dedi.