Depremzedeler için imece usulü evler

ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul – İç mimar Zülal Çakıcı (27), dört yıldır kendi firmasında tiny house (küçük ev) yapıyor. Deprem haberini aldığı gün depremzedelere yardım edebilmek için ne yapabilirim diye düşününce en iyi bildiği şeyi, küçük evleri yapıp göndereceği bir proje başlatmak istedi. Hemen maliyet listesi çıkararak bunu diğer mimar arkadaşlarıyla paylaştı. Onlarca mimarın ve gönüllünün desteği ile depremin üçüncü gününden beri TÜYAP’ta kendilerine tahsil edilen bir salonda 7/24 imece usulü çalışıyorlar. Gönüllüler arasında tüm meslek grubundan insanlar bulunuyor. İnşaat işçisinden mimarına, yoga eğitmeninden öğrencisine, büyük bir dayanışma var. Gönüllü olarak her gün onlarca insan gelip destek olmak istediğini söylüyor. Projenin planlama koordinatörlüğünde yer alan kişiler, gönüllüleri neler yapılabileceği konusunda yönlendiriyor.

Uzun ömürlü ev

Projenin mimari Zülal Çakıcı, çadır ve konteyner gibi barınaklarda insanların uzun süre yaşamasının mümkün olmadığını belirterek, “Benim amacım doğru bildiğim ve güvendiğim, iyi olduğunu düşündüğüm ‘tiny house’larda yaşamaları. Tiny house bizim evlerimizdeki konforumuzun minik hali, 15 metrekare. Yalıtımı, mutfağı, banyosu ve mobilyası olan minik evler. Bizim inşaat malzemelerimizin, yalıtım malzemelerimizin her birinin bir ısı iletkenlik katsayısı var. Tiny house aynı zamanda çok uzun ömürlü bir ev. İyi korunduğu müddetçe ömrü olmayan bir ev. Bu evlerin maliyeti de yüksek ama ben bu proje için bu evleri basitleştirdim, dolaplarını azalttım, elektriğin hızlı döşenmesi için elektrik planını sadeleştirdim. Tedarikçilerimizden malzeme istedim hiçbiri geri çevirmedi ve milyonlarca liralık bağış malzemesi geldi. Para bağışı yapmak isteyen insanlar da oldu, hiçbir şekilde para kabul etmedim. Para göndermek isteyenlerden ihtiyacımız olan malzemeyi almasını söyledim” dedi.

Mart ayında teslim

Proje başlarken bu kadar destek beklemediğini söyleyen Çakıcı, “Depremin ilk günü oturup ağlıyordum, ‘Bu insanlar için ne yapabilirim’ diye. Sonra en iyi bildiğim şeyi yapmaya karar verdim. Bu projeye başlarken neyin altına girdiğimin farkında değildim ama o insanlar için bir şey yapmam gerektiğini biliyordum. Yüz ev hedefi ile başladık ve Mart’ın ilk haftası teslim etmeyi planlıyoruz. Çağrılarımız sonrası telefonlarımız kilitlendi, destekler çığ gibi büyüdü. Polis, doktor, mühendis aklınıza gelebilecek herkes gelip burada çalışıyor. Buranın kendilerine iyi geldiğini söyleyen onlarca kişi var. Birlik olup, imece usulüyle böyle güzel şeyler başarabileceğimizi gördüm. Yaşanan bu büyük felaketin ardından gösterilen dayanışma umudu yeşertti” diye konuştu.

Dayanışma ruhu

TÜYAP’a her gün onlarca gönüllü gelip, küçük ev yapımına yardım ediyor. O gönüllülerden bazıları ile konuştuk. Tasarımcı Murat Fesih Avcıbaşı (47), “Dayanışma içerisinde kolektif olarak herkes bir işin ucundan tutuyor. Buradaki dayanışmayı da çok önemli görüyorum” diye konuştu. İç mimarlık öğrencisi Özlem Kaya (24) ise depremde Kilis’te olduğunu, evleri ağır hasar aldığı için ailesinin çadırda kaldığını belirterek, “Bu dayanışmayı duyar duymaz çıkıp Kilis’ten geldim. Ben de bir depremzedeyim ve böyle bir dayanışma gösterilmesi beni çok duygulandırdı” dedi.

‘Hep birlikte bir şeyler yapmalıyız’

Küçük ev yapımına destek olan yoga eğitmeni Nur Kızıltaş (31) gönüllü olarak Antakya’da arama kurtarma ekibinde de yer aldığını söyleyerek, “Yaşananlar korkunç ve hepimizin bir şeyler yapması gerekiyor. Bugünleri ancak dayanışma ile aşarız” dedi. Yönetmen Yücel Yolcu (54) ise “Yaşadığımız şoku atlatmanın farklı yolları var. Ben de burada destek olarak atlatmaya çalışıyorum. Gönüllü olarak sağladığımız bu destek bir nevi terapi etkisi gösteriyor. Yaşadıklarımızdan sonra oluşan depresif hava burada az da olsa azalıyor” diye konuştu.

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir