Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgeye giden Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan 108 itfaiyeci, bugün evlerine döndü. Depremin ilk gününden itibaren Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’da arama-kurtarma çalışmaları yapan itfaiyeciler, enkazdan 82 kişiyi sağ olarak kurtardı. AFAD koordinesindeki çalışmaların tamamlanmasının ardından kente dönen itfaiyeciler, İzmit İtfaiye Müfrezesi’nde ailelerince çiçeklerle karşılandı.
‘MARMARA DEPREMİNİN EN AZ 5 KATI’
Ekiple beraber bölgede arama-kurtarma çalışmalarına katılan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Ömer İslamoğlu, “Yıllardır itfaiye teşkilatları olarak birçok depremlere katıldık, ama böylesini hiç görmedim. Marmara depreminin en az 5 katı. Enkaz altlarında çok mücadeleler verdik. Çok anlatılması gereken hikayeler var. O enkazlar altında canlarını hiçe sayarak, yıkılmış, cesaret edilmeyecek yerlere giren arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Adıyaman’da 15, Kahramanmaraş’ta 22, Defne ve Antakya’da 45 canımızı kurtardık” dedi.
‘AİLEMDEN 2 KİŞİYİ SAĞ KURTARDIK’
Kocaeli İtfaiyesi Afetlere Müdahale Şube Müdürü Hüseyin Gürbüz de “Adıyaman’da görevliydim; aslen Adıyamanlıyım, ailemin bir kısmı da enkaz altındaydı. Orada kurtarma çalışmalarına katıldık. Adıyaman’da enkazlardan 15 canlı aldık. Ailemden 2 kişiyi de canlı kurtardık. Dayımlar enkaz altındaydı. Dayımın ailesinden 3 kişiyi kaybettik, 2 kişiyi sağ aldık. İlk gittiğimiz gece, dayımların olduğu binadan ses alamadık. Ses alamayınca başka, canlı olan yerlere geçtik. Orada kurtarmalara başladık sonra telefon geldi. Bize o binadan da ses geldiğini söylediler. Gittiğimizde küçük dayım ile sesli olarak iletişim sağladık. Yaklaşık 1,5 saatlik bir çalışma ile 2 kişi çıkardık” diye konuştu.
‘KENDİ ÇOCUĞUMU ÇIKARIYORMUŞUM GİBİ HİSSETTİM’
İtfaiye Eri Elçin Güçlü, Hatay’da görev yaptığını ifade ederek, “7 aylık Hamza bebeği enkazdan çıkardık. O bizi çok etkiledi. Önce bir ses aldık. Ağlama sesi olup, olmadığı yönünde tereddütte kaldık. İnleme gibiydi, o noktada yoğunlaşıp çalışmaya başladık. Ulaştık, gördük ama bize hiçbir şekilde tepki vermedi. Bu sefer yaşayıp, yaşamadığı konusunda tereddütte kaldık. Daha da yaklaşmak için bayağı bir çalışma yapmamız gerekiyordu. Suratına ışık tutuyoruz, tepki vermiyordu. Yine de yaklaştık. İnlemeleri bizim sıcaklığımızı hissedince daha da arttı. Yanında ablası vardı, vefat etmişti. Hamza bebeği çıkarınca, benim de 3 aylık bir çocuğum var; sanki kendi çocuğumu çıkarıyormuşum gibi hissettim. O kadar çok etkilendim ki; halen o anı ara ara yaşıyorum” dedi.
‘ŞOK OLDUM, AVUÇ KADAR BİR ÇOCUKTU’
İtfaiye Ekip Amiri Zafer Yavuz ise Hatay’da bir bebeğin kurtarılışını şöyle anlattı: “Gidişimizin 5’inci gününü 6’ncı güne bağlayan gecede, bir enkazdan ses almaya çalıştığımız sırada, çaprazımızdaki binadan ağlayan bir bebek sesi geldiğini söylediler. İçeriye girer girmez şok oldum. Çünkü gerçekten avuç kadar bir çocuktu. 21 günlük olduğunu ifade ettiler. Annesinin kucağındaydı, annesi maalesef vefat etmişti. Annesinin üzerindeydi ve annesi maalesef hayata gözlerini kapamıştı” diye konuştu.