Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle birlikte Batı dünyası, Rusya’yı ekonomik açıdan çökertmeyi hedefleyen yaptırımlara imza attı. Bu yaptırımlardan biriyse, dünyanın en büyük ham petrol ihracatçısı olan Rusya’dan petrol satın alınmamasını sağlayacak yaptırım idi. Halihazırda savaşla birlikte yükselen ve rekorlar kıran petrol fiyatları, bu kararla yükselişini sürdürdü.
Petrole gelen zam, dünyada ve ülkemizde her gün pompa fiyatlarındaki rakamların artmasına yol açarken birçok otomobil sürücüsü gözünü haliyle alternatif araçlara çevirdi. Bu araçların en başında da elektrikli otomobiller yer aldı. Elektrikli otomobillere olan talep, benzin zamlarıyla artmaya devam ederken bugün, elektrikli otomobillerin de fiyatlarının aynı kalmayacağına dair veriler paylaşıldı.
Nikel fiyatları sadece 1 haftada 4 kat artış yaşadı:
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali yalnızca petrolü değil, Rusya’nın yine en büyük tedarikçilerden birisi olduğu nikel gibi diğer ham maddeleri de etkiledi. Öyle ki 25 Şubat günü, Rusya’nın Ukrayna’ya giriş yaptığı günden bir sonraki gün, nikel fiyatları ton başına 24 bin dolar civarındaydı. Fakat bu fiyat, geçtiğimiz gün 100 bin dolar ile rekor kırdı. Fiyatlar, son olarak 80 bin dolar civarına inerken Londra Metal Borsası, nikel işlemlerini askıya aldı.
Peki elektrikli otomobiller ve nikelin birbiriyle ilişkisi ne? Bu sorunun cevabı çok basit: Nikel, elektrikli otomobillerin lityum-iyon bataryalarının üretiminde kullanılan hammaddelerin başında geliyor. Tesla gibi otomobil üreticileri, daha önce nikel sorununu dile getirerek alternatif bataryalara yöneleceğini açıklamış olsa da bu süreç henüz ne Tesla’da ne de başka bir elektrikli otomobil üreticisinde başlamadı.
Otomobil üreticilerinin ani bir şekilde kobalt gibi alternatif hammaddelerden üretilen farklı batarya çeşitlerine geçiş yapmaması durumundaysa -ki bu pek de olası gözükmüyor- elektrikli araçların fiyatlarında büyük bir artış yaşanması bekleniyor.