MERT İNAN İstanbul – İTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Cenk Yaltırak, “Bu fay için tekrarlanma periyodu için 2250+ veya -650 yıl bulmuşlar. Son deprem ise milattan önce 965-549. Fay boyu 163 kilometre. Bugüne kadar biriken atım 3.5 metreye yakın. Üreteceği deprem ise 7.5-7.4 arası. Önümüzdeki yüz yılda da değişmeyecek. Eğer her fayı oturup böyle ve daha da ayrıntılı çalışırsanız kentinizin ve evinizin başına geleceklere dair tedbir alırsınız. Umarım Türkiye’nin tüm fayları böyle çalışılsın ve riskleri ortadan kaldıracak tedbir alınsın. Yoksa her depremde burası ne olacak diye kara kara düşünürüz” diye konuştu.
Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Şerif Barış, “Her iki büyük depremden sonra gerilme transferi fayların her iki ucuna da aktarıldı. Şu aşamada transfer analizi yapılmadan ne kadar stres transfer olduğunu söylemek mümkün değil. Kırılmayan segmentlerin ne kadar süre sonra deprem yaratacağını da bilmemiz mümkün değil. Gölcük depreminden sonra gerilme transferi biliniyordu. ‘Marmara denizindeki fay kırılır’ denirken, Doğu’daki Düzce segmenti kırıldı. Bu nedenle ‘Şurada hemen şöyle bir deprem olacak’ demek doğru değil” dedi.
Deprem uzmanı Dr. Ramazan Demirtaş ise “KAF ile DAF’ın birleştiği kesimde hem KAF’a paralel hem DAF’a parelel faylar var. Küçük faylar üzerinde 6’lık depremler olabiliyor. Deprem tekrarlama periyodlarını bilemiyoruz. Asıl deprem üretme potansiyeli yüksek hat Yedisu fayıdır. Yedisu fayı, 1784’den bu yana deprem üretmemiş durumda. Ancak burada bir yıl içinde veya 10 yıl sonra deprem olacağını söylememiz mümkün değil. ‘Karlıova’da deprem bekliyorum’ demek fayı bilmemek anlamına gelir. Karlıova’daki 10-20 kilometrelik hangi fayda kırılma bekliyorsunuz. Deprem enerjisinin biriktiği fay, Yedisu fayıdır” diye konuştu.