Çok kısa bir süre önce uzayda yedi yıldır başıboş bir şekilde gezmekte olan, hangi ülkeye ait olduğu bilinmeyen bir roketin Ay’a çarpacağı bildirilmiş, tamamen kontrolsüz bir şekilde gerçekleşecek olan çarpışmanın insanlık tarihinde bir ilk olacağı ifade edilmişti. Başıboş gezen 3 tonluk devasa roket ile gezegenimizin tek doğal uydusu arasındaki beklenen çarpışma nihayet 4 Mart günü gerçekleşti.
Ay’ın uzak tarafında gerçekleşen çarpışma, bu bölgenin yeryüzü tabanlı teleskopların görüş alanı dışında olması sebebiyle gözlemlenemedi. Ancak NASA, haftalar ve hatta aylar sürecek olsa da çarpışmanın sonucunda çok büyük ihtimalle ayın yüzeyinde oluşan kraterin araştırılacağına dair söz verdi.
Roketin çarpması sonucunda Ay’ın yüzeyinde yaklaşık 20 metre genişliğinde bir krater oluştuğu tahmin ediliyor
ABD Uzay Ajansı NASA, yaşanacak çarpışma sonrası krateri araştırmak istediğini söylemiş; ancak krateri bulmanın, çarpışmanın ayın karanlık tarafında gerçekleşmesi nedeniyle oldukça zor olabileceğini belirtmişti.
Roketin büyüklüğü ve hızından yola çıkarak oluşacak olan kraterin boyutlarına dair yapılan hesaplamalarda, kraterin boyutunun 10 ila 20 metre genişliğinde olabileceği kaydedildi. Bununla birlikte çarpışmanın, Ay’ın yüzeyinde doğal yollarla oluşmuş olan 570 kilometre genişliğindeki Hertzsprung Krateri’ne yakınlarında gerçekleştiği tahmin edilmekte.
Peki, çarpışma ve krater neden gözlemlenemedi?
Çarpışma yaşandıktan sonra hepimiz merakla fotoğraflar ve videolar bekledik; ancak beklenen olmadı ve bu çarpışma ile sonrasında Ay’da yaşananlara dair hiçbir görüntü elde edemedik. Bunun sebebini ise bilim insanları hem çarpışma öncesinde hem de sonrasında verdiler.
Roketin Ay’ın yeryüzü tabanlı teleskopların görüş alanı dışında kalan bir bölgesine çarpması nedeniyle çarpışma anı gözlemlenemediği gibi, şu an bölgede oluştuğu tahmin edilen krater de gözlemlenemiyor. Ancak Gray’e göre krater, ayda bir kez Ay’ın herhangi bir bölgesini gözlemleyen NASA’nın Ay Keşif Aracı ve Hindistan’a ait Chandrayaan-2 tarafından gözlemlenebilecek.
Roketin kime ait olduğu hala gizemini koruyor
Aya iniş esnasında düşen sondaları saymazsak, uzay donanımı içeren bilinen ilk kasıtsız ay çarpışması olan çarpışmanın gerçekleşeceğine dair bilinen ilk tahmin, uzayın derinliklerindeki uzak nesnelerin izlendiği Pluton Projesi programının liderliğini yapan astronom Bill Gray’den gelmiş; Gray’in ilk başta SpaceX’e ait olduğunu iddia ettiği roketin daha sonra Çin’in Chang’e 5-T1 misyonuna ait olduğu iddia edilmişti.
Çin ise Chang’e 5-T1’in 2015 yılında Dünya atmosferine geri döndüğünü iddia ederek roketin kendilerine ait olduğu iddiasını yalanlamıştı. Ancak Amerika Birleşik Devletleri Uzay Kuvvetleri yetkililerinden konuya dair yapılan açıklamalarda Chang’e 5-T1’in söylendiği gibi atmosfere geri dönmediği; Çin’in bu söyleminin belgeli bir veridense bir ‘tahmin’ olduğu ifade edilmişti. Henüz roketi sahiplenen kimse çıkmasa da, yaşanan bütün bu gelişmelerin roketin Çin’e ait olduğunu desteklediği söylenebilir.