İzmir’in Çiğli ilçesinde 15 Ağustos 2017’de anaokuluna gitmek için sabah saatlerinde evinden alınan ancak unutulduğu okul servis minibüsünde baygın halde bulunan 3 yaşındaki Alperen Sakin hayatını kaybetmişti.
Olaya ilişkin duruşmalı görülen istinaf mahkemesindeki davada, servis şoförü Taner İşgören’e 6 yıl 8 ay, anaokulu sahibi Yurdagül İşgören’e 7 yıl 6 ay, servis hostesi Dilara K’ye 5 yıl, öğretmen Arzu G’ye 2 yıl 6 ay, okul müdürü Bekir G’ye 3 yıl 20 gün, Ahmet S’ye ise 2 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.
Alperen Sakin’in ölümüne ilişkin İlçe Milli Eğitim Müdürü ve 2 şube müdürü de 1 yıl 3’er ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Tazminat talebinde karar çıktı
Minik Alperen’in ölümü ile sarsılan aile, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştu.
Ve İzmir 5. İdare Mahkemesi, Sakin’in ölümüne ilişkin Bakanlığın hizmet kusuru bulunduğu suçlamasıyla açılan davada ailenin maddi ve manevi tazminat talebini değerlendirdi.
Mahkeme, kararında ilgili yönetmeliklere aykırı 36 aylıktan küçük çocukların anaokuluna kayıtsız olarak kabul edildiği, mevzuatta aranan koşulları taşımayan servis görevlilerinin okul bünyesinde çalıştırıldığının anlaşıldığını belirtti.
Aile yüzde 50 kusurlu sayıldı
Kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Olayda gereken dikkat ve özeni göstermediği, sorumluluğundaki anaokulları üzerindeki denetim sorumluluğunu tam olarak yerine getirmediği anlaşıldığından davalı idarenin hizmet kusuruna dayalı sorumluluğunun bulunduğu sonucuna varılmıştır. Ancak Alperen Sakin’in 33 aylıkken okula kayıtsız kabul edildiği, küçüğün ailesinin de anaokuluna kayıtsız kabulüne göz yumduğu göz önüne alındığında ailenin de yüzde 50 kusurlu bulunduğu kabul edilerek davalı idarenin kusurunun yüzde 50 olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.”
662 bin 491 lira tazminat
İzmir 5. İdare Mahkemesi, anne ve babaya destekten yoksun kalma tazminatı olarak 162 bin 491 lira, manevi tazminat olarak 175’er bin lira, 2 kardeşine de 75’er bin lira olmak üzere 662 bin 491 lira ödenmesini kararlaştırdı.
Baba Serkan Sakin, gazetecilere, yüzde 50 kusurlu bulunmalarına ilişkin kararı kabul etmediklerini söyledi.
“İstinafa gideceğiz”
Amaçlarının tazminat kazanmak olmadığını, mahkemenin tayin ettiği ödemeyi yardım kuruluşlarına vereceklerini belirten Sakin, o dönemde Almanya’dan yeni gelmiş bir aile olarak anaokuluna kayıtta yaş sınırı konusundaki yönetmelikleri bilmelerinin mümkün olmadığını savundu.
Okul servisinin kaçak, şoförün yetersiz, servis ablasının da yaşının küçük olduğunu, tüm bunların dikkate alınmadığını iddia eden Sakin, “İstinafa gideceğiz, hakkımızı arayacağız.” dedi.