Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Kamu Denetçiliği Kurumu’nun (KDK) kuruluşunun 10’uncu yılı nedeniyle kurumun 2022 faaliyetleri ve 2023 hedeflerine ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, KDK’nın faaliyetleri ile Türkiye, Ukrayna ve Rusya ombudsmanları arasındaki görüşme ele alındı. Şeref Malkoç, 10 yıllık süreçte vatandaşlardan 207 bin 403 şikayet başvurusu aldıklarını ve bu şikayetlerin 205 bin 639’unun karara bağlandığını belirtti. Malkoç, “Ayrıca kurumumuza mail yoluyla, mektupla, telefonla, faksla veya yüze yüze bir milyona yakın insan başvurdu. Bunlara da yol gösterdik, destek verdik, hukuki yardımda bulunduk. Bütün bu çalışmaların sonucunda idareye verdiğimiz tavsiye kararlarına uyma oranı yüzde 20’lerden yüzde 79’lara ulaştı. Yani biz, 10 yıl gibi kısa bir süre içerisinde denetçi arkadaşlarımızla, uzmanlarımızla, diğer çalışanlarımızla ciddi bir mesafe aldık. Halk ile devlet arasındaki uzlaşmayı, kaynaşmayı, kucaklaşmayı esas alarak, insanımızın işini kolaylaştırmaya çalıştık. Halkın sorunlarını, idareyle halkın arasındaki ihtilafları mahkemeye gitmeden mahkemesiz çözme yolunda gayret sarf ettik. Böylece mahkemelerin yükünü hafifletmiş olduk. Aynı zamanda adaletin, hakkaniyetin gerçekleşmesine ve hukukun üstünlüğünün sağlanmasına katkıda bulunduk” ifadelerini kullandı.
KDK’nın 2023 yılı hedeflerine değinen Malkoç, hak ihlallerine karşı etkin ve etkili bir şekilde mücadeleye devam edeceklerini ve toplumun tüm kesimlerinin insan hakları konusunda yeterli bilinç düzeyine ulaşması için faaliyetlerini sürdüreceklerini belirtti.
‘İNSANLIK KORİDORU İÇİN ÖNEMLİ BİR ÇALIŞMA OLDU’
Geçen hafta gerçekleştirilen ‘Uluslararası Ombudsmanlık Konferansı’na değinen Malkoç, “Bu buluşmanın çok büyük etkisi oldu. Özellikle 24 Şubat’tan beri savaş halinde olan Ukrayna ve Rusya’nın ombudsmanlarının Ankara’da buluşması, Rusya’nın elinde bulunan Ukraynalı yaralılar, kadınlar veya askerler için veya Ukrayna’nın elinde bulunan Ruslar için bir hayat koridoru, bir ‘İnsanlık Koridoru’ açılması için önemli bir çalışma oldu” diye konuştu.
Rusya ve Ukrayna ombudsmanlarının, 4 defa KDK koordinatörlüğünde, 4 defa da kendi aralarında görüşme gerçekleştirdiğini dile getiren Malkoç, “Ben onlara şu teklifte bulundum; ‘Evet mutlaka konuşacaksınız; ama karar alıp iş yapmamız gerekir.’ 1’incisi bir araya gelip bu koridorun açılması için hazır olduklarını söylediler. 2’ncisi, ‘Hazırsanız bunu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ileteceğim’ dedim. Onu da kabul ettiler. 3’üncüsü de Cumhurbaşkanlığı’nda bir araya gelinecekti. Bu 3’ü de gerçekleşti. Dolayısıyla fevkalade bir gelişme oldu. Şu anda beklediğimiz şey şu, bu arkadaşlarımız kendi ülkelerine gittiklerinde Türkiye’de yaptıkları görüşmeleri ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmeleri kendi yönetimlerine aktaracak. Cumhurbaşkanımız da Sayın Zelenski ve Sayın Putin’le görüştükten sonra biz tekrar bu görüşmelerin neticesinde geldiğimiz noktayı değerlendirip ona göre adımlar atacağız. Biz buna ilişkin Sayın Cumhurbaşkanımızı devreye koyarak ilk adımı atmış oluyoruz. Ondan sonra biz kendi sınırlarımız içerisinde hareket edeceğiz. Kararı yine o ülkelerin siyasileri ve devlet adamları verecektir. Biz sınırlarımızı biliyoruz. Bizim çalışmamızın önemi nerede? Ukrayna Devlet Başkanı’nın önünde yüzlerce sorun vardır. Rusya Devlet Başkanı’nın önünde yüzlerce sorun vardır. Biz bu insani koridoru o sorunların önünde getirmeye, hatırlatmaya çalışacağız her 3 ombudsman olarak. Bu hatırlatmayı yaptıkça bunun başarılı olacağına inanıyorum” dedi.
‘MEKANİZMAYI KURMA AŞAMASINDAYIZ’
Malkoç, ‘insani koridor’ ile ilgili İstanbul’da bir platform oluşturulması planlarıyla ilgili soruya şöyle yanıt verdi:
“Sahada bir platform oluşturmayı arzu ediyoruz. Daha doğrusu bu teklif hem Ukrayna hem Rusya ombudsmanından bize iletildi. Bunu biz 3 ay önce kendilerine söylemiştik. Olgunlaştırdılar, şimdi onlar bize ilettiler. Tabii bütün bunların oluşabilmesi için her ülkenin siyasi otoritelerinin, siyasi iradelerinin buna izin vermesi gerekiyor. Bunun için kolaylık sağlaması gerekiyor. Yoksa ombudsmanların gücü bu koridoru açmaya yetmez, görevi de bu değil zaten. Ombudsmanların görevi bu konuda kamuoyu oluşturmak ve devleti yönetenler nezdinde, onların gündeminde ön sıralara bunu yerleştirmek. Eğer siyasi irade oluşursa ki ben oluşacağına inanıyorum. Bu da Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Zelenski ve Sayın Putin ile görüşmesi neticesinde ortaya çıkacak. Türkiye’nin koordinatörlüğündeki görüşmelerde birbirlerine liste verdiler ve müzakerede bulundular. Benim de bulunduğum toplantıda, Ukrayna Ombudsmanı Rusya tarafına 800 kişilik bir liste verdi. Rusya Ombudsmanı, Ukrayna ombudsmanına ise 200 kişilik liste verdi. Bununla sınırlı değil olay. Bu yaralılarla ilgili, esirlerle ilgili liste. Bunun yanında binlerce çocuk var, kadın var, başka problemler var. Eğer biz bu ‘İstanbul Platformu’nu kurabilirsek bu bahsettiğimiz konular daha kolay müzakere edilebilir. Çözüme daha kolay ulaşılır. Bu mekanizmayı kurma aşamasındayız.”