Dr. Hasan Çağlar Gürol – Sevgili okurlar, sağlıklı, mutlu, bilimsel kilo vermek aslında çok keyifli. Her konuda bardağın dolu kısmını görmek bizi daha sağlıklı, mutlu ve tam hissettirir. Obezitenin hastalıklarla ilişkisini, toksinlerin obezite salgınını nasıl artırdığını önceki yazılarımızda anlattım. Bugün ise bardağın dolu tarafından obezite, metabolik sendrom döngüsünü kırıp, “Yeni hayata merhaba” diyen bir hastamızın sağlık ve mutluluk yolculuğundan bahsetmek istiyorum. “Neden yolculuk?” derseniz, hastalarıma hep söylerim, kısa vadeli sonuçlara odaklanmayın, yolu sevin diye. Yolu sevmek demek kendini sevmek, kendine yeni alışkanlıklar kattığın süreci sevmek, kendine vakit ayırmak, kendini keşfetmek, ruhunun derinlerindeki blokajlar çözülürken yağların, ödemlerin akıp gitmesini keyifle seyretmek demek. Yani yolu sevmek önemli. Çünkü yol, aslında sizsiniz.
“Yeni hayata merhaba” demek niyetiyle başvuran hastamızın önce detaylı bir hikayesini alıyorum. Nerelerde blokaj var saptıyorum. Takiben kan biokimyasını değerlendiriyorum ve bioregülasyon cihazı ile etkilendiği toksinler, ağır metaller, alerjiler, intoleranslar, virüsler, bakteriler, mantarlar, organ dengeleri, psikolojik blokajları analiz ediyorum. Vücut analiz cihazı ile yağ, kas, ödem oranlarını vücudun tüm bölgeleri için ayrı ayrı hesaplıyorum. Bu taramalar, çizilecek yol, kullanılacak beslenme modeli, vitamin-mineral destekleri, eklenecek tamamlayıcı tıp yöntemlerini belirlememe yardımcı oluyor.
Adım adım iyileşme
Yolculuğun ilk adımı, toksinlerden arınma, detoks dönemi. Bunun için değerlendirme sonuçlarımıza göre beslenmemizi de ayarlayarak, homeopatik olarak dengemizi en çok bozan toksinleri vücuttan atmaya başlıyoruz. Bunlar tarım ilaçları, kozmetik ürünlerin katkı maddeleri ya da sentetik hormonlar olabilir. Gerekirse nöralterapi, ozonterapi, kupaterapi ya da fitoterapi gibi vücudun detoksifikasyon sistemini aktive eden yöntemleri de ekleyebiliyoruz.
İkinci adım, hareketi hayatımıza sokmak. Haftada en az dört kez 30-60 dk. arası yürüyüş pek çok sorunu çözmeye yeter. Hafıza, beyin kanlanması, dolaşım, lenfatik akım, şeker metabolizması; istikrarlı, düzenli yürüme ya da sporun bize kattıklarından bazıları. Hareket kilo vermek için değil, sağlıklı olmak için gerekli. Yoksa hareket etmeseniz de kilolardan kurtulabilirsiniz.
Üçüncü adım, beslenmeniz. Tabii herkese aynı yöntem uymaz. Kişinin bağırsak geçirgenliği, kandida (mantar) miktarı, şeker hastalığı, kronik hastalıkları, iş hayatı, alışkanlıkları hepsi dikkate alınarak beslenme düzeni oluşturulur. Aynı kişide bile uygulanan yöntemler kişinin değişimine paralel değiştirilir. Hayata uyumlu, devam ettirilebilir bir beslenme modeli düzenlenir.
Dördüncü adım, yeni sağlıklı alışkanlıkları oluşturma ve eski alışkanlıkları yok etme. Enerji dengelerimizi kurmak, seratonini artırmak ve yeni alışkanlıklarımızı oluşturmada akupunktur ve bioregülasyonu tedaviye ekleriz. Akupunktur sonrası hastalarımız rahat, huzurlu, mutlu hisseder, iradeleri artar. Değişimi daha kolay gerçekleştirirler.
Beşinci adım, derinlerdeki psikolojik blokajlardan kurtulmak ve kaliteli uykuya erişmek. Yolculuğun en keyifli ve belki de en gerekli kısmı budur. Her gece güzel bir uykuda vücuttaki birçok küçük yara bere iyileştirilir. Ayrıca kronik stres, kortizol seviyelerimizi yüksek tutarak bizi hasta eder. Sadece akupunktur bile stresle mücadele edip uykuları düzenlemeye çoğu zaman yeter. Homeopati, bioregülasyon veya hipnoz ise derinlerdeki yüklerden kurtulmada etkilidir.
Tedaviye yön veren unsurlar
Yolculuğa çıkmadan mutlaka kadın-erkek hormonal değişimler konusunda dengeyi sağlıyorum. Bir genç kadının polikistik over sendromu olması, menopoza geçiş döneminde olması, bir erkeğin jinekomasti başlangıcı ya da sertleşme sorunu olması da yapılacak tedaviye yön verecek unsurlar olarak değerlendirilir.
Daha detaylı bilgi edinmek isterseniz Instagram hesabımız @drhasancaglargurol ve 0536 725 5454 numaralı WhatsApp hattından bizlere ulaşabilirsiniz. Sevgi, sağlık ve huzurla kalın.
Lazerle varis tedavisi
Lazer ve radyofrekans yöntemi ile yapılan varis tedavilerinde hastada herhangi bir kesi olmadığı için aynı gün içinde taburculuk mümkündür. Kişi çok kısa bir süre içerisinde çalışma hayatına geri dönebilmektedir. Ayrıca morluk, kanama ve enfeksiyon gibi komplikasyonlar da neredeyse hiç görülmemektedir.
Tuz yerine baharat
Baharatlardan özellikle zerdeçal, zencefil, karabiber ve pul biberin antioksidan özelliği ve metabolizmayı hızlandırıcı etkisi vardır. Yemeklerdeki tuz miktarını azaltıp baharatlara daha fazla yer vererek, baharatların antioksidan ve metabolizmayı hızlandıran etkilerinden faydalanabilirsiniz.