Olay, 24 Şubat 2020’de Karabağlar’daki özel eğitim ve uygulama merkezinde meydana geldi. N.Ç., iddiaya göre, ders saatinde birkaç kez oğlunun eğitim aldığı sınıfa girdi. Öğretmenlerin uyarısına rağmen N.Ç.’nin sınıfa girmeye devam ettiği öne sürülürken, okul müdürü T.T. suç duyurusunda bulundu.
Bunun üzerine N.Ç. hakkında ‘eğitim ve öğretime engel olma’ suçundan 5 yıla kadar hapis istemiyle İzmir 45’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mahkemede N.Ç. hakkındaki şikayetini yineleyen T.T., “Sanık olay tarihinde ve öncesinde hal ve hareketleriyle hem velilerimizi rahatsız etmiş hem de eğitimi engellemiştir. Velilerin okula gelmesinde bir sakınca yoktur. Okulumuzda veli bekleme yeri vardır. N.Ç., orada beklemesi için uyarmamıza rağmen buna uymamıştır” dedi.
SAVCI, CEZA TALEP ETTİ
Hakkındaki suçlamayı kabul etmeyen N.Ç. de “Oğlum otizmlidir. Kendi ihtiyaçlarını göremez ve konuşamaz. Teneffüslerde onun ihtiyaçlarını gideriyordum. 18 Şubat 2020’de oğlum sınıftan koşarak çıktı. İşaretlerle bana, darbedildiğini anlattı. Ben de bu konu hakkında şikayette bulundum. Oğlumun ensesinde ve boynunda kızarıklıklar gördüm. Olaydan sonra oğlumu okula götürdüm ve sınıf kapısının önünde beklemeye başladım. Amacım, hem ihtiyaçlarını gidermek hem de şiddete maruz kalmasını engellemekti. Teneffüsler dışında sınıfa girmedim, dersi bölmedim” diye konuştu.
Mahkemede tanık olarak dinlenen öğretmenler de sanığın dersi engellediği yönünde görüş bildirdi. Esas hakkında mütalaasını veren savcı, sanığın ‘eğitim ve öğretime engel olma’ suçundan cezalandırılması talebinde bulundu.
BERAAT DE ONANDI
Esas hakkında mütalaanın ardından hakim, kararını açıkladı. Olayda N.Ç.’nin diğer veliler gibi bekleme odasında beklemediğin, bazen dersin ortasında sınıfa girdiğinin ve bu davranışlarıyla hem çocukların dikkatini dağıttığının hem de öğretmenleri rahatsız ettiğinin altını çizdi. Ancak sanığın, bu davranışları eğitim ve öğretimi engelleme kastıyla yapmadığı, son derece kaygılı olduğu belirtildi. Sanığın, çocuğunu koruma içgüdüsüyle bu davranışları sergilediğine kanaat getiren hakim, beraatine hükmetti. Şikayetçi avukatlarının itirazı üzerine dosya, istinaf mahkemesine taşındı. Dosyayı görüşen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23’üncü Ceza Dairesi, mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin aykırılık bulunmadığına karar vererek beraat kararını onadı.