Terörle mücadele konusunda kritik mesajlar veren Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, bir televizyon programına yaptığı açıklamada “Mehmetçiğin nefesi teröristlerin ensesinde. Tek çıkış yolları teslim olmak” dedi.
TERÖRLE MÜCADELE
Bakan Akar, Hakkari’deki temasları hakkında, “Uzun zamandan beri hava muhalefeti oldu, Ankara programımız oldu. Gelmek mümkün olmadı. Gelir gelmez Hakkari’ye gittik, dağ komando tugayını ziyaret ettik. Daha sonra Valimizle Hakkari’ye indik, halkımızla buluştuk. Son derece gurur verici, bizi memnun eden manzaralarla karşılaştık. Vatandaşlar sohbet ettik, onları dinledik. Terör belasının Hakkari’den uzaklaştığına dair memnuniyetlerini müşahede ettik. Topçu alayımızın sancak teslim törenini icra ettik. Bu teslim töreninden sonra arkadaşlarımızdan gerekli bilgileri aldık. Tugay komutanlarıyla görüştük. İhtiyaçlarını, isteklerini aldık. Talimatlarımızı verdik” dedi.
Terörle mücadele hakkında kritik mesajlar veren Bakan Akar, “Terörle mücadele meselesinde tugay önemli yere sahip. Burada önemli faaliyetler icra ediliyor. Pençe operasyonu buradan icra ediliyor. Terörle mücadele TSK adına büyük bir başarı hikayesi. Kendisine verilen görevi alnının akıyla yaptı. TSK’nın nefesi teröristlerin ensesinde. Teröristler bir yerde iki gece yatamıyor. Büyük bir panik içindeler. Teröristlerin büyük bir çöküş içinde olduklarını görüyoruz. Şımarıklık alsa söz konusu değil. Biz artan bir tempoyla teröristi kaynağında yok etmek amacıyla, son terörist etkisiz hale getirilen kadar azimliyiz, kararlıyız. Teröristlerin tek çıkar yolu teslim olmak. Çıkış yolu varmış gibi onların yok olmalarına göz yumuyorlar. Adalete teslim olmaktan başka çareleri yok” diye konuştu.
Bakan Akar, “21 Temmuz 2015 bizim için milat. Bir çözüm süreci oldu, TSK büyük bir nezaketle, sabırla bir imkan bahşetti teslim olmaları için. Maalesef bunu zafiyet olarak algılayıp çeşitli katliamlara giriştiler. O günden bugüne 36 bin 509 terörist etkisiz hale getirildi. 1 Ocak’tan itibaren 3 bin 240 terörist etkisiz hale getirildi. Katılımın azaldığını, kaçışların çoğaldığını, eylem yapma kabiliyetlerinin tükendiğini görüyoruz. Arkadaşlarımıza diyoruz ki siz işinize bakın. Artan şiddetle teröristi kaynağını yok etmek amacıyla devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
KİMYASAL İDDİASI
Terör örgütünün kimyasal silah iddiasına çok sert tepki gösteren Bakan Hulusi Akar, “Bunu hep yaptılar. Bu çöküş ne zaman olduysa bunu hep yaptılar. Çöküş, kayıplar başladığı zaman yalana iftiraya başvuruyorlar. Bu bir iddia değil, alçak bir iftira. Bunu bilenler buna gülüyor. Biz gerçekten terörle mücadele tarihimiz boyunca uluslararası hukuktan yana olduk. Hiçbir masum insana zarar vermemek için gerçekten elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Komşularımızın egemenlik haklarına da saygı gösteriyoruz” dedi.
Bakan Akar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çeşitli uluslararası kuruluşlar. Birçok ülkenin savunmasını biliyorlar. Bizde kimyasal silah olmasının saklanması mümkün değil. Uluslararası hukukun müsaade ettiği konularda dahi biz uygun, ahlaki görmezsek yapmıyoruz. Biz gerçekten çok duyarlıyız, çok hassas davranıyoruz. Yapabileceklerimiz, yapmayacaklarımız var. Bu alçak bir iftira, çok açık bir yalan. İftirada bulunanlar hakkında, ortaya atanlar hakkında hukuk sistemi içerisinde ceza ve tazminat davalarını açtık.”
Bakan Akar, katıldığı bir ödül töreninde ‘TSK’nın kimyasal silah kullandığı’ iddialarına gösterdiği tepkiyle ile gündeme gelen oyuncu Burak Haktanır hakkında, “Bu sanatçı kardeşimiz büyük bir duyarlılık gösteriyor. Gerçeğin yanında duruyor. Yalan olduğu bir konuda entelektüel duyarlılık gösteriyor” dedi.
TAHIL KORİDORU
Askıya alınan tahıl koridoruna tekrar dönülmesi için diplomasi trafiğini anlatan Milli Savunma Bakanı Akar şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın birçok görüşme var. Çatışmanın çıkmasını önlemek için çok uğraştılar, ateşkes için çok uğraştılar. Esir değişimi, tahıl koridoru gibi konular da oldu. Biz muhatabımız olan Rus ve Ukraynalı muhataplarımızla görüşerek iki belge imzalandı. BM’nin de katkılarıyla bu çalışma yapıldı. 10 milyon tondan fazla tahıl Ukrayna’dan çıktı. 29 Ekim’de Rus gemilerine bir saldırı oldu. Buna karşılık olarak Ruslar bu anlaşmayı askıya aldıklarını söylediler. Biz Sayın Şoygu ile görüştük. Ne yapmamız gerektiğini, gıda fiyatlarının artmasını önlememiz gerektiğini, siyasi istikrarı konuştuk. Kendileri de endişelerini bildirdiler. Biz tekrar Ukraynalı muhataplarımızla görüştük, onlar da bazı teminatlar verdiler. Biz bunları Sayın Şoygu’ya ilettik. Bugün (dün) saat 12.00 itibariyle tahıl sevkiyatına devam ediyoruz. Faaliyet devam ediyor, bu insani bir konu.”