Mine Özdemir Güneli- Geçmişten günümüze farklı kültürlere kucak açan, kendine özgü sokakları ve tarihi binalarıyla öne çıkan İstanbul’un Kadıköy ilçesi, son yıllarda hızlı bir dönüşüm geçiriyor. Yukarıdan bakıldığında satranç tahtasına benzeyen, birbirini dik kesen ve sonu rıhtıma uzanan ızgara sokak dokusuyla planlı kentleşmenin en güzel örneklerinin görülebildiği bu kentte, artık az katlı, geniş balkonlu evlerin yerini yüksek binalar aldı. Sessiz, sakin sokaklarda arka arkaya açılan yeme içme ve eğlence mekânlarıyla gürültü hakim olmaya başladı, yeşil alanlar ise git gide azaldı. Değişimin açıkça görüldüğü tarihi kent merkezi ise bu yönüyle bölgeyi çok yönlü yaşamak isteyen insanların ve turistlerin uğrak mekânı haline geldi.
Ödülü Cumhurbaşkanı verdi
Kadıköy’ün yıllar içindeki sosyo-mekânsal değişimi tez konusu oldu. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi’nde doktorasını tamamlayan Dr. Aslı Ulubaş Hamurcu’nun, Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Terzi danışmanlığında yazdığı “Sosyo-mekânsal Değişimin Modellenmesi: Sosyo-teknolojik Faktörlerin Geleceğin Kentsel Mekân Kurgusuna Etkisi” başlıklı tezi, Güzel Sanatlar ve Mimarlık alanında Yükseköğretim Kurulu (YÖK) En İyi Doktora Tezi Ödülü’ne layık görüldü. Tez kapsamında Kadıköy tarihi kent merkezinin kentsel karakterinin aile tipi, gelir düzeyi ve kültürel çeşitlilik ile yakından ilişkili olduğunu ortaya koyan Hamurcu’ya ödülünü 2022-2023 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan takdim etti. YÖK tarafından verilen bu prestijli ödülü almaktan mutluluk ve onur duyduğunu belirten Dr. Aslı Ulubaş Hamurcu, tezin amaç ve kapsamıyla ilgili Milliyet’e bilgi verdi.
Değişime tanıklık etti
Lisans eğitimini Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde 2013’te ikincilikle tamamladıktan sonra Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Kentsel Koruma ve Yenileme yüksek lisans programına başlayan Hamurcu, yüksek lisans yapmak üzere İstanbul’a taşındığından bu yana yani yaklaşık 10 yıldır Kadıköy’de yaşadığını belirtiyor. Bugüne kadar Kadıköy’ün Erenköy, Caferağa ve Göztepe mahallelerinde ikamet ettiğini söyleyen Hamurcu, her gün evden işe giderken Kadıköy’ün geçirdiği hızlı değişime tanıklık ettiği için böyle bir tez yazmaya karar verdiğini dile getiriyor.
Tez kapsamında, yeni bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin sosyo-mekânsal değişimin yeni bir bileşeni olarak kentsel mekân üzerindeki olası etkilerini ortaya çıkarmak ve anlamak için bir araştırma yürüttüğüne dikkat çeken Hamurcu’nun tespitleri şöyle: “Kültürel çeşitliliğin bu değişkenler arasında kentsel karakter üzerinde en fazla etkiye sahip bileşen olduğunu ve bunu aile tipi ve gelir düzeyinin takip ettiğini tespit ettim. Kültürel çeşitlilik, yoğun merkezi kentsel alanların oluşumunu tetikleyerek, dağınık ticari faaliyetlerin bu alanlarda kümelenmesine aracılık etmekte. Bu durum, Kadıköy tarihi kent merkezinde tanımlı bir ticari merkez olarak karşımıza çıkmakta. Benzer şekilde, ticari faaliyetlerin varlığı ve çeşitliliği de kültürel çeşitliliğin artmasını tetikleyen bir unsur. Bu alanda yaşayan geniş ailelerin yerleşim dinamiklerinde karma kullanım alanlarının varlığının etkili olduğu ve bu ailelerin merkezi kentsel alanlarda yaşama eğiliminde oldukları görülmekte. Öte yandan, gelir düzeyini incelediğimizde ise yüksek gelir gruplarının ağırlıklı olarak yeşil alanların daha geniş yerler kapladığı konut alanlarında yaşamayı tercih ettikleri görülmekte.”
Sanal mekânlara geçildi
Geçmiş ile günümüz kıyaslandığında Kadıköy’ün mimari yapısında görülen değişimlerle de ilgili bilgi veren Hamurcu, Kadıköy’deki konut tipolojisinin zaman içerisinde birbirinin çok benzeri bir tipe evrildiğine dikkat çekiyor. Tek tipleşmenin kültürel çeşitliliğin karşıtı bir durum olduğunu vurgulayan Hamurcu, “Kadıköy tarihi kent merkezi yüzyıllardır kültürel çeşitliliği ve zenginliği ile öne çıkmış önemli bir kentsel alandır. Bu kentsel karakteri koruması için bu zenginliğe de sahip çıkması gerekmektedir” diyor.
Bir yandan da bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımının artmasıyla Kadıköy tarihi kent merkezini kullanan bireylerin bazı fiziksel mekânlar yerine sanal mekânları tercih etmeye başladığını, bu kullanımların başında bankacılık işlemleri ve finansal işlemlerin (alım-satım) geldiğini dile getiren Hamurcu, bu değişimi şöyle yorumluyor: “Her ne kadar bazı gündelik yaşam pratiklerinde fiziki mekândan sanal mekâna geçiş gözlemlenmiş ve tespit edilmiş olsa da fiziksel çevre ve mekâna bağlılığın önemini ve canlılığını sürdürdüğü de ortadadır. Bütün bunlar, Kadıköy tarihi kent merkezinin yeni bilgi ve iletişim teknolojilerini gündelik yaşam pratiklerine uyarlamak için bir geçiş süreci içinde olduğuna dair ipuçları sunmakta.”
Kadıköy konulu 200’den fazla tez var
Kadıköy, birçok makalenin ve tezin konusu oldu. YÖK Tez Merkezi’ne kayıtlı 200’den fazla tez arasında sosyo-kültürel dokudan sanata, enerjiden ulaşıma farklı konularda araştırmalar bulunuyor. Bu çalışmalardan bazıları şöyle:
*Yiyeceğe dayalı satış çevrelerinde sosyo-kültürel etmenlere bağlı değişimlerin mekânsal yansımaları: 1980 sonrası Kadıköy Çarşı örneği
*Gençlerin mekân tercihlerinin belirlenmesi İstanbul / Kadıköy – Moda sahili örneği
*İstanbul ili Kadıköy ilçesinde çalışan kadın ve erkek kuaförlerinin kas-iskelet sistemi problemleri, stres, iş doyumu ve tükenmişlik seviyelerinin karşılaştırılması
*Bir kaçış mekânı olarak Heterotopya: Moda (Kadıköy) örneği
*Butik burgercilerde müzik unsuru: Kadıköy’de (İstanbul) etnografik gastromüzikoloji çalışması
Kadıköy teziyle ödül kazandı
Birçok projede yer aldı
Öğrencilik hayatında Kentsel Vizyon Platformu’nda çeşitli projelerde çalışan Aslı Ulubaş Hamurcu, 2015 yılında İTÜ Şehir ve Bölge Planlaması Bölümü’ne araştırma görevlisi olarak atandı ve doktora eğitimime yine aynı üniversitede başladı. 2017-2018 yılları arasında araştırmalarını yürütmek üzere Hafencity Universität Hamburg ve MIT Media Lab ortaklığında kurulan CityScienceLab’e araştırmacı olarak davet edilen Hamurcu, 2021 yılında doktor unvanı aldı. Daha sonra İTÜ’deki görevinden ayrılan Hamurcu, TÜBİTAK 1001 projesinde doktora sonrası araştırmacı olarak çalışıyor ve çeşitli üniversitelerde ders veriyor.