8 ay boyunca ailesinden gizledi! ‘Uçağı kadın kullanıyormuş, düşmesek bari’

Gonca Kocabaş / Milliyet.com.tr – Cangül Cadan (33) ilk, orta ve lise öğrenimimi Antakya’da tamamladı. Ardından da Ankara Üniversitesi turist rehberliği bölümünden mezun oldu. Mezuniyetin hemen ardından Antakya’ya dönerek tarihi bir otelin ön bürosunda 5 yıl çalıştı. Bunun sonunda ise farklı bir yolda ilerlemeye karar verdi.

Eski bir arkadaşının kabin memuru olması Cangül’ün her zaman aklını kurcalıyordu. Kafasında “Ben de mi bu mesleğe adım atmalıyım? Havacılığı sevecek miyim? Gece gündüz çalışma düzenine ve sürekli seyahat etmeye alışabilecek miyim?” gibi sorular olsa da bütün bu soruların kendisi için bir önyargı olduğunu düşünmeye başladı ve bu soruları cevaplamanın ancak tecrübeyle elde edilebilir olduğuna karar verdi. Kendini bu alanda yeterli görüyor, farklı dilleri ve kültürleri seviyordu. Bütün bunları düşünürken ufak bir cesaretle Türkiye’nin en iyi şirketlerinden birine başvuru yaptı, kabin memurluğu sınavlarını ve mülakatları başarıyla tamamladı. Yeni bir macera ve anılar biriktirmek için tek yön uçak bileti alarak İstanbul’a gelmesiyle de hikâyesi başlamış oldu.

‘PİLOT OLMAYA PANDEMİDE KARAR VERDİM’

Pilot olmaya, havacılığa olan sevgisi ve her zaman kendisini bir adım daha ileriye taşıma tutkusunun neden olduğunu dile getiren Cangül Cadan, ilk olarak uçak içinde fırsat oldukça aynı ekipte uçuş yaptığı pilotların işlerini gözlemliyor ve bu da onda büyük bir ilgi uyandırıyordu. O dönemler kendisi için sadece bir ilgiden ibaret olan bu tutkuya, nasıl cesaret edebileceğini ve nasıl başlayabileceğini bilmeyen Cangül sadece uzaktan biraz iç çekerek, biraz imrenerek, biraz da tutkuyla onları izliyordu. Ancak bir gün, tam pandemi öncesinde, ufak bir yurt dışı gezisi ve tatil amaçlı Girit’e gitti. Hanya sahilinde oturup denize bakarak kahvesini içen Cangül Cadan’ın aklında düşünceler uçuşmaya başladı. Pilot olmak istiyordu ancak bu yoğunlukta bunu nasıl gerçekleştireceğini bilmiyordu. Bir müddet sonra pandeminin başlamasıyla uçuş yoğunluğu azalınca pilotaj eğitimi almaya karar verdi.

Pilot olmaya pandeminin en karanlık döneminde karar verdiğini dile getiren Cangül, “Bu dönemi fırsata çevirip pilotaj eğitimi almalıydım. Bu fikri ilk başta etrafımdaki arkadaşlarıma söyledim, bunu duyunca gülerek deli cesaretine sahip olduğumu söylediler. Ama gerçekten öyle oldu. Pandeminin bana belki de hepimize en büyük getirisi şöyle bir soluklanmak, yol ayrımlarını düşünmek ve radikal kararlar almak oldu. Turizm sektöründe ve ardından da kabin memurluğunda 5 yılı tamamlamıştım. Ne gariptir ki hayatımda hep beşinci yıllarda bir değişim rüzgarı oluyor. Ben buna değişim perilerinin beni yoklaması diyorum” bilgisini paylaştı.

‘BÜTÜN BİRİKİMİMİ BU EĞİTİME HARCADIM’

Kabin memurluğundaki uçuşları pandemiden dolayı oldukça azalmıştı ve ders çalışabilmesi yani pilotaj eğitimi alabilmesi için en doğru zamandı. “Musa, asasıyla azgın bir denizi ortadan ikiye ayırıp bana yol açmış gibi hissettim” diyen Cangül Cadan, “Çünkü kabin memurluğundan ayrılamazdım, bu işe çok ihtiyacım vardı ama aynı zamanda pilot olma fikri hayallerime düşmüştü bir kere. İkisini idare edebileceğime karar verip yıllardır yaptığım bütün birikimi pilotaj eğitimine yatırdım” deyip ekledi:

“Ailemdeki herkes, özellikle de annem kabin memurluğu için şehir değiştirme fikrimi hiç beğenmedi. Şimdi de pilot olmaya karar verdiğimi söylesem ‘Engel olur mu?’ diye düşünüp ilk 6 ay yakın çevreme ve aileme söylememe kararı aldım. Derslerin zor olduğunu duymuştum, kendimi deneyip öyle aileme söylerim diye karar verdim. Nitekim 8 ay sonra özel pilotluk sertifikası olan PPL’yi alınca ve bu iş için uygun olduğum otoriteler tarafından kesinleşince aileme ve yakın çevreme söyleyip durumu bildirdim. Şu an benimle gurur duyduklarına eminim.”

‘UÇAĞI KADIN KULLANIYORMUŞ, DÜŞMESEK BARİ’

Pilot olabilmek için her şeyden önce iyi sağlık geçmişine sahip olunması gerektiğini dile getiren Cangül, “Öncelikle yılda bir defa Class 1 denen full check-up benzeri muayenelerden geçiyoruz ve bunun sonunda hekim heyeti, pilot olabileceğimizi ya da olamayacağımızı onaylıyor. Bunun yanı sıra pilotaj eğitimi almak isteyen bir kişinin daha önceden de psikoaktif maddeler ve bazı stres ilaçları almamış olması gerekiyor. Ayrıca havacılık mesleğinde İngilizce bilmek oldukça önemli. Buna ek olarak sıkı bir ders çalışma temposu gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

Pilotaj eğitimindeki eğitmenlerin çoğunun askeriyeden gelen kişiler olduğuna ve kadını her alanda olduğu gibi pilotaj eğitiminde de desteklediklerine değinen Cangül Cadan, “Çok yardımcı oluyorlar ve eğitimin her aşamasında arkamızda duruyorlar. Fakat kabin memurluğu yaparken şöyle bir deneyim yaşamıştım. Uçuşu gerçekleştiren pilot bir kadındı. Kalkış öncesinde bir yolcunun ‘Uçağı kadın sürüyormuş, düşmesek bari. Erkek pilot yok muydu?” gibi sözlerini duymuştum. Üzülmüştüm ama içinden şunları geçirmiştim: ‘Durmak yok, yılmak yok ve yola azimle devam edeceğim.’ Başka bir uçuşta da kadın bir yolcu Arapça olarak bana şunu sordu: ‘Uçağı kadın kullanıyor değil mi? O yüzden bu kadar sallanıyor. Neden pilot erkek değil ki?’ Bunu soran bir kadındı. Ne üzücü değil mi, üstelik o uçuşun kaptanı da yardımcı pilotu da bir erkekti. Ancak bunların önemi yok, kadınlar gökyüzünde ışık saçıyor ve bizler de bu bayrağı gururla devralarak ülkemizi havacılık sektöründe başarıyla temsil edeceğiz” dedi.

‘UZUN SÜRE UÇAKTAN AYRI KALAMAM’

Uçağa ilk defa kabin memurluğu sınavına gideceği dönemde bindiğini söyleyen ve yol boyunca midesinin bulandığına değinen genç pilot, “Başım dönmüştü. Gözümden yaşlar gelirken uçakta görev yapan kabin memuru arkadaşa bakıp içimden şunları söylüyordum: ‘Ben bu işi yapacağım ve başaracağım.’ Hatta uçuşta kulaklarım tıkanmıştı ve 3 gün boyunca duyma problemi yaşamıştım. Şu an anlatırken bile gülüyorum’ deyip kendisini en çok şaşırtan şeyin uçağın çok ayrı fizyolojide bir yer olması olduğunu dile getiriyor. Cangül Cadan, “Sürekli yapay basınçlandırılmış bir tüpün içinde seyahat halinde olma fikri hem güzel hem de korkunç geliyordu. Ancak hep dünyayı dolaşacağım diye düşünüyordum  ve işte bu yüzden yıllarımı buna vermeye değerdi. Zamanla adapte oldum ve işimde de başarılı oldum. Şu an uzun süre uçmayınca uçaktan ayrı kalamayacağımı hissediyorum. Hatta meslek arkadaşlarla aramızda bunu ‘basınç bağımlılığı’ olarak adlandırıyor ve gülüyoruz açıklamasını yaptı.

‘KOKPİTTE GENELLİKLE ERKEK GÖRMEYE ALIŞIKLAR’

Çevresindekilere pilot olduğunu söylediğinde, kokpitte genelde erkek görmeye alışık oldukları için önce şaşırdıklarını dile getiren Cangül, “Ancak mesleğin kadın erkek ayrımı olmaz. Bir taraftan ise insanların çok hoşuna gidiyor özellikle hem işimi hem eğitimimi aynı anda ilerletme fikri birçok kişiyi etkiliyor. Benim yaptıklarımdan sonra arkadaşımlarım da istediklerini yapmak ve bir yola başlamak için cesaret aldılar” bilgisini paylaştı.

İnsanların türbülanstan korktuklarını da söyleyen Cangül, “Modern dönemde sadece türbülans nedeniyle düşen hiçbir uçak yok. Uçaklar türbülans dahil olmak üzere taşıyabilecekleri maksimum yüke göre tasarlandığından dolayı hiçbir uçak türbülanstan dolayı düşmez” diyerek şunları söyledi:

“Gerekli kurallara uyduğumuzda ve kendimizi emniyete aldığımızda yaralanmaların önüne geçebiliriz. Bazı misafirlerimizin ise uçak korkusu oluyor ve kabin memuru olarak gerçekten böyle yolcularımızla ayrı ayrı ilgileniyorum. Derince nefes almalarını, yanlarında kitap, dergi vs. varsa ilgilerini o yöne çevirmelerini tavsiye ediyorum. Hatta meditasyon müziği dinlemelerinin de çok etkili olduğunu söylüyoru. Çay ve kahve ikram edip sakinleşmelerine yardımcı oluyorum. Hatta bazen onlara uçaktaki ekranlarından güzel bir film bile öneriyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir