Gerek Hollywood filmleriyle, gerekse çeşitli makalelerle insanlığın uzun yıllar çekinerek baktığı yapay zekaya dair gelişmeler, artık günümüzde hızlanmış bulunuyor.
Yapay zekanın insanları işinden edeceği yönündeki hakim düşüncenin yanı sıra, uzmanlar için durum bundan daha da vahim olabilir.
“Şu anda yapay zeka furyasının zirvesindeyiz”
Küresel reklam ajansı DDB EMEA’nın baş strateji sorumlusu George Stakhov, konuya ilişkin şunları söyledi:
“İnsanlar yeni teknolojilerin etkilerini kısa vadede abartma, uzun vadede ise hafife alma eğilimindedir. Bu Amara Kanunu olarak bilinir.Şu anda yapay zeka furyasının zirvesindeyiz ve insanlar önümüzdeki birkaç yıl içinde beyaz yakalı işlerin GPT-4 tarafından yok edileceği konusunda paniğe kapılıyor. Bu biraz abartı gibi görünüyor.”
Yapay zeka insanlığı köleleştirebilir
Ancak Stakhov, 2050 yılına kadar yapay zekanın dünyayı yeniden şekillendireceği uyarısında bulunarak, “Yapay zakayı, kontrol edenlerin büyük bir güç kazanacağı, nüfusun yüzde 99’unun ise haklarından mahrum kalacağı karanlık bir varsayım var. Buna göre “yapay zeka lordları” YZ lordları dünyanın verilerini kontrol edecek ve geri kalanımızı kendi kölelerine dönüştürecek.” dedi.
Vücuda çip yerleştirilmesi yaygınlaşacak
İngiltere’de bir iletişim danışmanlığı şirketi olan Gallium Ventures’ın kurucusu Heather Delaney, 2050 yılına kadar insanların vücutlarına yaygın olarak çip yerleştireceklerini söyledi. Buna göre çipler vücut içindeki koşulları izleyecek ve insanların hücreleri ile iletişim halinde kalmalarını sağlayacak.
Delaney, açıklamasını yaptı.
İnsanlar yapay zeka sayesinde öldükten sonra da yaşayabilir
Ravensbourne Üniversitesi İşletme ve Bilgisayar Bölümü Başkanı Dr. Ajaz Ali, gelecekte ölen insanların “gerçekten” ölmüş olmayabileceğini söyledi.
Dr. Ali konuyla ilgili şu cümleleri kurdu:
“Yapay zekayı dijital teknolojiler ve hareket yakalama araçlarıyla birleştirerek bilincimiz, bilgimiz ve deneyimlerimiz dijital ikizlerimize aktarılacak. ChatGPT ve Bard’dan çok daha gelişmiş olacak NLP tabanlı araçları kullanarak, insanlar bu dijital ikizlerle gerçek zamanlı olarak etkileşime girebilecek ve onların bilgi ve fikirlerinden faydalanabilecekler. İnsanlar bu şekilde, çoktan ölmüş olan ancak dijital ikiz formunda var olan akrabalarıyla etkileşime girmeye devam edebilirler.”
“TV ve sinema şirketleri yapay zekayı kullanmaya başlayacak”
İngiliz teknoloji girişimi ARK Immersive’in CEO’su Matt Littler, 2050 yılına kadar insanların kendi arzularına göre kişiselleştirilmiş ve yapay zeka tarafından üetilmiş farklı TV şovları ve filmler izleyebileceğini söyledi.
Littler şunları söyledi:
“TV ve sinema şirketleri yapay zekayı kullanmaya başlayacak. Yapay zekanın sosyal akışlarımızın yoluyla sevdiğimiz ve etkileşimde bulunduğumuz şeylere, bekleme sürelerimize ve arama geçmişimize bakarak, yakında bize özel içerik hazırlamaya başlaması mümkün.”
Zihinler bilgisayarlara yüklenecek
Google’ın eski mühendislerinden Ray Kurzweil insanların 2025 yılına kadar yapay zeka ile tümleşeceğini iddia etti. Kurzweil, “tekillik” olarak tanımladığı bir olayda, 2029 yılında bir robotun Turing Testini geçeceğini ve 2045 yılına kadar insanların beyinlerini makinelere bağlayacağını öngörüyor.
Kurzweil, “2029, bir yapay zekanın geçerli bir Turing testini geçeceği ve dolayısıyla insan zekası seviyelerine ulaşacağı zaman için tahmin ettiğim tutarlı tarihtir. Yarattığımız zeka ile birleşerek etkin zekamızı bir milyar katına çıkaracağımız ‘tekillik’ için 2045 tarihini belirledim.” diye konuştu.
Konuşabilen yapay zeka gözlükleri
GoStudent CEO’su Alexander Nick, numaralı gözlüklere benzeyen yapay zeka gözlüklerin yakında her türlü soruya yanıt verebileceğini söyledi. Nick şu ifadeleri kullandı:
“Önümüzdeki on yıl içinde numaralı gözlüklere benzeyen gözlükler ortaya çıkacak. Bunlar, ilk olarak numaralı gözlük kullananlar tarafından benimsenecek. Ancak, Bilgisayarlarla iletişim kurma şeklimiz evrim geçirecek.
Başlangıçta kullanıcıların işlerini halletmek için delikli kart kullanmak zorunda olduğunu düşünün. Sonra klavye, fare ve son olarak da ses girişi. Bir sonraki aşama görme olacak, yani bilgisayarların görmesine izin vermek, insanların görsel bir görüntüyle ilgili insan benzeri sorular sormasına ve yardıma ihtiyaç duydukları bir şeyi işaret etmesine olanak tanıyan ana girdi haline gelecek. “
İnsanlığın uzaylılarla teması
California Üniversitesi SETI projesinden (Search for Extraterrestrial Intelligence) astronom Seth Shostak, 2036 yılına kadar insanlığın uzaylılarla temas kurabileceğini öne sürdü.
Amerikan Havacılık ve Uzay İdaresi’ne (NASA) göre artan nem ve sıcaklık, Güney Asya, Basra Körfezi ve Kızıldeniz gibi bölgelerde insanların açık havada hayatta kalmasının neredeyse imkansız olduğu sıcak hava dalgalarına yol açacak.
Bu durum 2070 yılına kadar Brezilya ve Çin’in bazı bölgelerini de etkileyecek.
Uzmanların aktardığına göre, nem oranı düşük olduğunda insanlar 50 dereceye kadar olan sıcaklıklarda hayatta kalabilir, ancak yüksek nem oranında insanlar hayatta kalamaz çünkü terleyerek serinlemenin bir yolu bulunmuyor.