Türkiye otomotiv pazarında sıfır kilometre otomobil satışları bu yılı şimdiden rekorla kapatmaya hazırlanırken, 2. el fiyatlarında düşüş ve buna rağmen bir durgunluk söz konusu.
Bu yılın başlarında, bir önceki yılda olduğu gibi sıfır araçların arzının düşük olması ve satılan otomobillerin önemli kısmının “yatırım amaçlı olarak” alınması, fiyatlarda ciddi yükselmeler yaşanmasına neden olmuştu. Sıfır araçtaki arzın düşüklüğü tüketicileri bir yandan ikinci el araçlara yönlendirirken, yatırım amaçlı olarak alınan ve daha sonra “2. el sıfır” olarak satışa sunulan otomobillerle birlikte bu kesimde de fiyatların şişmesi söz konusu oldu. Elbette dövizdeki dalgalanmalar, buradan kaynaklı yüksek seyreden “sıfır km” araç fiyatları, 2. el fiyatlarının yüksek seyretmesindeki diğer bir etken oldu.
Yaz aylarına kadar süren 2. eldeki bu fiyat artışı, gerek sıfır km araç tedarikinin artması gerekse de hükümetin “2. el sıfır” araçlar için getirdiği 6 ay 6 bin km, 2. el araç ilanındaki fiyatların “0 km” fiyatını aşmaması ve 2. el araç ilanınında kimlik doğrulaması gibi uygulamalarla durdu ve düşmeye başladı. Nitekim “yatırım” olarak alınan araçlar ancak 6 ay sonra 2. ele düşerken, araç tedarikinin artmış olması, öncelikle bu araçların fiyatlarını düşürdü. Yani “köpük fiyatlar” normale geriledi. Ardından piyasada fiyatların yükseleceğine ilişkin beklentiler ve kampanyalar, bir kısım tüketicilerin 2. el yerine sıfıra doğru kaymasına yol açtı. Kredilere ulaşmadaki zorluk, piyasadaki likidite sorunları ve yüksek faizler de eklenince, 2. el araç piyasasında durgunluk ve fiyat kırmalar sürdü.
Yıl sonuna yaklaşılırken 2. elde yine durgunluk göze çarpsa da, 2024’te en azından yerel seçimlere kadar pazarın bir şekilde hareketli geçmesi bekleniyor. Ancak sonrasında nasıl bir görünüm ve hareket olacağını şimdiden söylemek zor.